Mekkî
Wahy
610-622
026.080/ABESE
Esirgeyen
Bağışlayan Allah'ın adıyla
I Mekke'li Görme Özürlü Bir
Mü'min'nin Haberi :1-42
080.01- Surat astı ve yüzçevirdi.
080.02- Kendisine bir Görme-özürlü (uygun olmayan
bir zamanda) geldi diye.
080.03- Nerden
biliyorsun; ya O, arınacaksa?
080.04- Ve
Öğüt/hatırlatma alacak, böylece Öğüt kendisine yarar sağlayacaksa.
080.05- Fakat kendini
Müstağni gören ( varlıklılar ) gelince
080.06- Sen, O (nun vicdanını) Uyandırmaya
çalışıyorsun.
080.07- Oysa O''nun arınmasından Sana ne!
080.08- Ama
koşarak Sana gelense,
080.09- Haşyet
duymaktadır.
080.10- Sen (se) O'na aldırmıyorsun.
Olay’ın Düşündürdükleri
080.11- Hayır,
çünkü O bir Öğüt’tür.
080.12- Artık
dileyen Öğüt alsın.
080.13- O
(öğüt) Kerim Sahifeler’dedir.
080.14- Yüceltilmiş
, Temiz kılınmış/arı-duru.
080.15- Kayıtcılar’ın
Elleri’nde.
080.16- (Onlar)
oldukca Üstün Değerli, İyilik Sembolü’dürler.
İnsan’ın Nankörlüğü
080.17- Kahrolası
İnsan ne kadar Nankör.
080.18- (Rabbi)
O’nu hangi Şey’den yarattı?
080.19- Bir
Damla Su’dan yarattı da Onu bir Biçime soktu.
080.20- Sonra
Ona Yol’u kolaylaştırdı.
080.21- Sonra
da (bir gün) Onu öldürdü, Qabr’e
gömdürdü.
080.22- Sonra dilediği zaman Onu (yine) diriltir.
080.23- Hayır,
emrettiğini O yerine getirmedi.
080.24- Bir
de İnsan, Yediğin(in kaynağına)e bir baksın.
080.25- Elbette
Biz Su’yu yağdırdıkca yağdırdık.
080.26- Yeryüzü’nü
de yardıkca yardık.
080.27- Böylece
orada bitirdik; Taneler,
080.28- Üzümler,
Yoncalar,
080.29- Zeytinler,
Hurmalar,
080.30- Boyları
İri ve birbiri içine girmiş Ağaçlı Bağlar,
080.31- Meyveler
ve Otlaklıklar,
080.32- Size
ve Hayvanlarınız’a bir Meta olarak.
Büyük Gürültü ve Hesap
080.33- Fakat
O Korkunç-gürleme geldiği zaman,
080.34- Kişi o Gün,
kaçar kendi Kardeşi’nden.
080.35- Annesi’nden ve Babası’ndan,
080.36- Eşi’nden ve Çocukları’ndan.
080.37- O Gün, Onlar’dan herbirisinin kendisine
yetecek bir İş’i vardır.
080.38- O Gün kimi Yüzler Aydınlık’tır.
080.39- Güler, Sevinçli’dir.
080.40- O Gün kimi
Yüzler de Toz’a bürünmüştür.
080.41- Bir Karartı sarmıştır.
080.42- İşte bunlar, Kafir, Facir olanlar’dır.