Mekkî Wahy

610-622

 


079.022/el-HACC

Esirgeyen Bağışlayan Allah'ın adıyla

                                                                  

I           Hüküm 1-10

 

022.01-      Ey İnsanlar, Rabb'inizden ittiqa edin, çünkü Saat'in Sarsıntısı Büyük bir Şey’dir.

022.02-      O’nu gördüğünüz Gün, Her Emzikli kendi emzirdiğini unutup geçecek ve Her Gebe-Dişi kendi Yükü’nü düşürecektir. İnsanlar’ı da Sarhoş olmuş görürsün, oysa Onlar Sarhoş değillerdir. Ancak Allah'ın Azab’ı pek Şiddetli’dir.

022.03-      İnsanlar’ın kimi, Allah hakkında Bilgisi olmaksızın tartışır durur ve her Azgın-kaypak-Şeytân’ın Peşine düşer.

022.04-      O’na yazılmıştır: "Kim O’nu Weli edinirse, elbette O, Onu şaşırtıp-saptırır ve Onu Çılgın Ateş'in Azabı’na yöneltir.          

022.05-      Ey İnsanlar, eğer Diriliş’ten yana bir Kuşku içindeyseniz, gerçek şu ki, Biz Sizi Toprak’tan yarattık, sonra Nutfe’den, sonra Alaq’tan, sonra Yaratılış’ı belli belirsiz bir Çiğdem-Et Parçası’ndan. Size Açıkca göstermek için.  Sonra Sizi Bebek olarak çıkarıyoruz. Sonra da  Erginlik Çağı’na erişmeniz için. Sizden kiminizin Hayatı’na son verilmekte, kiminizin de, bildikten sonra hiçbir Şey bilmeme durumuna gelmesi için Ömrün en Aşağı Ucu’na geri çevirmektedir. Yeryüzü’nü Kupkuru Ölü gibi görürsün, fakat Biz O’nun üzerine Su’yu indirdiğimiz zaman titreşir, kabarır ve her Güzel Çift’ten bitirir.

022.06-      İşte böyle, elbette Allah Haqq’ın kendisidir ve elbette Ölüler’i diriltir ve gerçekten Herşey’in üstünde Güçyetiren'dir.

022.07-      Gerçek şu ki, Saat yaklaşarak gelmektedir, Onda Kuşku yoktur. Gerçekten Allah, Qabirler’de olanlar’ı diriltecektir.

022.08-      İnsanlar’dan kimi, hiçbir Bilgisi, Yol gösterici’si ve Aydınlatıcı Kitab'ı olmaksızın Allah hakkında tartışır-durur.

022.09-      Allah'ın Yolu'ndan saptırmak amacıyla burunla salınıp kasılarak.  Dünya’da O’nun için Aşağılanma vardır,  Qıyamet Günü'de Yakıcı Azab'ı Ona tatdıracağız.      

022.10-      Bu, Senin Elleri’nin önden taqdim ettikleridir.  Elbette Allah, Kullar için Zulmedici değildir.

 

II          İlahi Yardım 11-22

 

022.11-      Halktan öylesi vardır ki Allah'a şartlı ibadet eder, eğer başına İyi bir Şey gelirse tatmin olur, ancak başına bir Felaket gelirse Yüzüstü döner. Dünya’yı da Ahiret'i de kaybeder. İşte Apaçık Kayıp budur."

022.12-      Allah'ın dışında kendisine ne yarar ne de zarar veremiyen Şeyler’e yalvarır. İşte en Uzak Sapma budur."

022.13-      Zarar’ı Yararı’ndan daha Yakın olan’a yalvarır. Yalvardığı Şey ne Kötü Yardımcı, ne Kötü bir Arkadaş’tır.

022.14-      Allah, İnanan ve İyi İşler yapanları altlarından Irmaklar akan Bahçeler'e sokacaktır. Elbette Allah istediğini yapar.

022.15-      Kim Allah'ın Dünya ve Ahiret Hayatı’nda kendisine  Yardım etmeyeceğini zannediyorsa, bir Yolla Göğe yönelsin ve (putlardan ilgisini) kessin. Sonra bu Uygulamasının, öfkelendiği Şeyler’i giderip gidermeyeceğine bir baksın.

022.16-      İşte Biz O’nu Apaçık Ayetler olarak indirdik. Elbette Allah dilediğini Hidayet’e yöneltir.

022.17-      Elbette Allah Qıyamet Günü aralarını ayıracaktır.

022.18-      Görmedin mi ki, gerçekten, Gökler’de ve Yer’de olanlar, Güneş, Ay, Yıldızlar ve İnsanlar’dan Çoğu Allah'a secde etmektedir. Bir çoğu üzerinde de Azab Haqq olmuştur. Allah kimi Aşağılık kılarsa, artık onun için bir Yüceltici yok’tur. Elbette Allah dilediğini yapar.

022.19-      İşte bunlar çekişen iki Bölük’tür. Rabb'leri konusunda çekiştiler. İşte o Küfredenler, Onlar için Ateş' ten Elbiseler biçilmiştir, Başları üstünden de Kaynar Su dökülür.

022.20-      Bununla Karınlar’ı içinde olanlar ve Deriler’i eritilmiş olur.

022.21-      Onlar için Demir’den Kamçılar var.

022.22-      Ne zaman, ordan, Sarsıcı-üzüntü’den çıkmak isterlerse, oraya geri çevirilirler ve: "Yakıcı Azab'ı tadın" denir.

 

III            Mü'minler Kazanacak 23-25

 

022.23-      Elbette Allah, İnananlar’ı ve Salih Eylemler’de bulunanları altından Nehirler akan Bahçeler'e sokar. Orada Altın’dan Bilezikler’le ve İnciler’le süslenirler, ordaki Elbiseler’i de İpek’tir.

022.24-      Onlar, Söz’ün en Güzel olanı’na iletilmişlerdir ve Onlar Övülen Dosdoğru yol’a  iletilmişlerdir.

022.25-      Gerçek şu ki, Küfredenler, Allah'ın Yolu’ndan ve Mescid-i Haram'dan ki onda Yerli olsun, dışarı’dan gelmiş olsun Eşit olarak Onu İnsanlar için kıldık, alıkoyanlar, her kim Onda Zulüm ile İnkarcılığa kalkışmayı isterse, Ona Acıklı bir Azab tatdırırız.

 

IV           Muqaddes Ev 26-33

 

022.26-      Hani Biz İbrâhîm'e Ev'in yerini belirtip hazırladığımız zaman: " Bana hiçbir şeyi Ortak koşma, Tawaf edenler, Qıyam edenler, Ruqua ve Sucud’a varanlar için Evim’i tertemiz tut." (demiştik).

022.27-      "İnsanlar içinde Hacc’ı duyur, gerek Yaya, gerekse Uzak Yollar’dan gelen Yorgun düşmüş Develer üstünde Sana gelsinler."

022.28-      Kendileri için bir Takım Yararlar’a Şahid olsunlar ve kendilerine Rızıq olarak verdiği Hayvanlar üzerinde belli Günler’de Allah'ın Adı’nı ansınlar. Artık bunlardan yiyin ve Zorluk çeken Yoksul’u da doyurun.  

022.29-      Sonra Tefesleri’ni gidersinler, Adakları’nı yerine getirsinler, Beyt-i Atiq'i  tawaf etsinler.

022.30-      İşte böyle, kim Allah'ın Haram kıldıklarını yüceltirse, Rabb'inin katında kendisi için Hayırlı’dır. Size okunanlar dışındaki Hayvanlar helal kılındı. Öyleyse İğrenç bir Pislik olan Putlar’dan kaçının, Yalan Söz söylemekten de kaçının.

022.31-      Allah'ı birleyen (hanifler) olarak. O'na Ortak koşmaksızın. Kim Allah'a Ortak koşarsa, sanki O Gök’ten düşmüş de Onu bir Kuş kapıvermiş veya Rüzgar Onu Issız bir Yer’e sürükleyip atmış gibidir.

022.32-      İşte böyle, kim Allah'ın Şiarları’nı yüceltirse, elbette bu, Qalbler’in Taqwası’ndandır.

022.33-      Onlar’da Sizin için Adı konulmuş bir Süre’ye kadar Yararlar var’dır. Sonra Onlar’ın Yerleri Beyti Atiq'tir.

 

V          Qurban 34-38

 

022.34-      Biz, her Ümmet için bir Mensek kıldık. O'nun kendilerine Rızıq olarak verdiği Hayvanlar üzerinde Allah'ın Adı’nı ansınlar diye.  İşte Sizin İlahınız bir Tek İlah’tır. Artık yalnızca O'na teslim olun. Sen Alçak Gönüllü olanlar’a müjdele

022.35-      Onlar ki, Allah anıldığı zaman Qalpler’i ürperir, Onlar, kendilerine isâbet eden Musibetler’e Sabredenler, Salat’ı iqame edenler ve Rızıq olarak verdiklerimizden İnfaq edenler’dir.

 

022.36-      İri Cüsseli Develer’i de Size Allah'ın İşaretleri’nden kıldık, Sizler için Onlar’da bir Hayır vardır. Öyleyse Onlar bir Dizi halinde boğazlanırken Allah'ın Adı’nı anın, yanları üzerine yattıklarında da Onlar’dan yiyin, Kanaatkar’a ve İsteyen’e yedirin. İşte böyle, Onlar’ı Sizin için boyun eğdirdik, umulur ki şükredersiniz.

o22.37-      Onlar’ın Etler’i ve Kanlar’ı kesin olarak Allah'a ulaşmaz, ancak O'na Siz’den Taqwa ulaşır. İşte böyle, Onlar’a Sizin için Boyun eğdirilmiştir. O'nun Size Hidayet vermesine karşılık Allah'ı tekbir etmeniz için. Güzellikte bulunanlar’a müjdele.

022.38-      Elbette Allah İnananlar’dan uzaklaştırmaktadır. Gerçekten Allah Hain ve Nankör olan kimse’yi sevmez.

 

VI           Mücadele 39-48

 

022.39-      Kendilerine zulmedilmesi dolayısıyla Onlar’a karşı Savaş açılan’a İzin verildi. Elbette Allah, Onlar’a Yardım etmeye Güçyetiren'dir.

022.40-      Onlar, yalnızca:" Rabb'imiz Allah'tır" demelerinden dolayı, Haqsız yere Yurtları’ndan Sürgün edilip çıkarıldılar. Eğer Allah'ın İnsanlar’ın bir kısmıyla bir kısmını defetmesi olmasaydı, Manastır’lar, Kiliseler, Hawralar ve içinde Allah'ın İsmi’nin çokca anıldığı Mescidler, elbette yıkılır giderdi. Allah kendine Yardım edenler’e Kesin olarak Yardım eder. Elbette Allah Güçlü-Olan'dır, Aziz'dir.

022.41-      Onlar ki, Yeryüzü’nde kendilerini yerleşip kılıp İktidar Sahibi kılarsak Salat’ı iqâme ederler, Zekat’ı verirler, Ma'ruf’u emrederler, Münker’den sakındırırlar, Bütün İşler’in Sonu Allah'a aittir.

 

               Nuh,Hud,Semud,İbrâhîm,Lut,Şuayb,Musa

 

022.42-      Eğer Seni yalanlıyorlarsa, onlar’dan önce Nuh, Ad, Semud Qawmi de yalanlamıştı.

022.43-      İbrâhîm'in Qavmi ve Lut'un Qawmi'de.

022.44-      Medyen Ashabı da. Musa'nın ki de yalanlanmıştı. Böylelikle Ben, O Küfredenler’e bir Süre tanıdım, sonra Onlar’ı yakalayıverdim. Nasılmış Benim Inqılab’ım?

022.45-      Zulmediyorken Yıkıma uğrattığımız Nice Ülkeler vardır ki, şimdi Onlar’ın Altları üstlerine gelmiş Ipıssız durmakta, kullanılmaz durumda Kuyular’ı, Yüksek Sarayları.

022.46-      Yeryüzü’nde gezip dolaşmıyorlar mı, böylece Onlar’ın kendileriyle aqledebilecek Qalpler’i ve kendisiyle işitebilecek Kulaklar’ı olsun? Çünkü gerçek şu ki, Gözler Kör olmaz, ancak Sineler’deki Qalbler körelir.

 

022.47-      Onlar Sen’den, Azabı’nı Çarçabuk getirilmesini istiyorlar. Allah Waadi’ne kesin olarak muhalefet etmez. Gerçekten, Senin Rabb'inin katında bir Gün, sizin saymakta olduklarınızdan Bin Yıl gibidir.

022.48-      Nice Ülkeler vardır ki, zulmediyorlarken Ben Ona bir Süre tanıdım, sonra yakalayıverdim, Dönüş yalnızca Bana'dır.

 

VII          Peygamber’e Muhalefet 49-57

 

022.49-      De ki: "Ey İnsanlar, gerçekten Ben Sizin için yalnızca bir Uyarıcı'yım."

022.50-      Buna göre, İnanan ve Salih Çalışmalar’da bulunanlar, Onlar için bir Bağışlanma ve Kerim bir Rızıq var’dır.

022.51-      Ayetlerimiz konusunda Acze düşürücü Çabalar harcayanlar, Onlar da Alevli Ateş'in Ashabı’dırlar.

 

022.52-      Biz Sen’den önce hiçbir Elçi ve Nebi göndermiş olmayalım ki, O bir Dilek’te bulunduğu zaman, Şeytân O’nun Dileğine katıp karıştırmasın. Ama Allah, Şeytân’ın katıp-bıraktıklarını giderir, sonra kendi Ayetleri’ni sağlamlaştırıp pekiştirir. Allah, gerçekten Bilen'dir, Hakim'dir.

022.53-      Şeytân'ın katıp-bırakmalarını, Qalpleri’nde Hastalık olanlar’a ve Qalpleri Duyarlılıktan Yoksun bulunanlar’a bir Deneme kılması içindir.  Elbette Zulmedenler oldukca Uzak bir Ayrılık içindedirler.

022.54-      Kendilerine İlim verilenler’in tartışmasız Rabb'lerinden olan bir Gerçek olduğunu bilmeleri için. Böylelikle O'na inansınlar ve Qalpler’i O’na Tatmin bulmuş olarak bağlansın. Şüphesiz Allah İnananlar’ı Doğruyol’a yöneltip-iletir.

022.55-      Küfredenler ise, Saat Onlar’a Apansız gelinceye kadar ya da Kesinti’ye uğramış bir Gün'ün Azabı Onlar’a yetişinceye kadar O’ndan yana Şüphe içinde Sürgit kalacaklardır.

022.56-      Mülk, o Gün yalnızca Allah'ındır. O aralarında hükmedecektir. Artık İnanan ve Salih Çalışmalar’da bulunanlar, Ni’metler’le donatılmış Bahçeler'dedirler.

022.57-      Küfredip Ayetlerimiz’i yalanlayanlar, artık Onlar için de Aşağılatıcı bir Azab var’dır.

 

VIII         Mü'minler’in Galibiyeti 58-64

 

022.58-      Allah Yolu’nda Hicret edip öldürülen veya Ölenler’e elbette Allah, Onlar’ı Güzel bir Rızıq’la rızıqlandıracaktır. Elbette Allah, Rızıq verenler’in en Hayırlı’sıdır.

022.59-      Onlar’ı, kendisinden gerçekten Hoşnut kalacakları bir yer’e sokacaktır. Elbette Allah Bilen'dir, Halim'dir.

022.60-      İşte böyle, her kim kendisine yapılan Haqsızlığın benzeriyle Karşılık verir, sonra aleyhine Azgınlık ve Saldırı’da bulunulursa, Allah elbette Ona Yardım eder. Elbette Allah Affeden'dir, Bağışlayan'dır.

022.61-      İşte böyle, çünkü Allah, Gece’yi Gündüz’e bağlayıp katar ve Gündüz’ü de Gece’ye bağlayıp katar. Elbette Allah, İşiten'dir, Gören'dir.

022.62-      İşte böyle, çünkü Allah, Haqq'tır. O'nun dışında Onlar’ın kendilerine tapmakta oldukları ise Batıl’ın ta kendisidir. Elbette Allah, Yüce'dir, Büyük'tir.

022.63-      Görmedin mi Allah, Gök’ten Su indirdi, böylece Yeryüzü Yemyeşil donatıldı. Elbette Allah, Lutfeden'dir, Herşey’den Haberdar'dır.

022.64-      Gökler’de ve Yer’de her ne varsa O'nundur. Elbette Allah hiçbir şeye İhtiyac’ı olmayan'dır, Hamid ‘dir.

 

IX           Allah'ın İnsanlar’a Rahmeti 65-72

 

022.65-      Görmedin mi, Allah, Yerdekiler’i ve Deniz’de O'nun Emri’yle akıp gitmekte olan Gemiler’i, Sizin Yararınıza verdi. Ve İzni olmaksızın, Göğü Yer’in üstüne düşmekten alıkoymaktadır. Elbette Allah, İnsanlar’a karşı Şefkatli’dir, Merhametli'dir.

022.66-      Sizi Diri tutan, sonra öldürecek, sonra da diriltecek olan O'dur. Gerçekten İnsan pek Nankör’dür.

022.67-      Biz Her Ümmet’e bir Mensek kıldık. Onlar bu Tarz üzere İbadet etmektedirler. Öyleyse işinde Seninle çekişmesinler. Sen Rabb'ine çağır.  Elbette Sen Dosdoğru bir Hidayet üzerindesin.

022.68-      Eğer Seninle Mücadele’ye girişirlerse de ki: "Allah, yapmakta olduklarınızı daha iyi bilir."

022.69-      "Allah, Qıyamet Günü, kendisinde İhtilaf’a düşmekte olduğunuz Şey konusunda aranızda hükmedecektir."

022.70-      Allah'ın, Gök’te ve Yer’de olanların hepsini bilmekte olduğunu bilmiyor musun? Gerçekten bunlar bir Kitap'tır. Elbette bunlar Allah için pek Kolay’dır.

022.71-      Onlar, Allah'ı bırakıp da kendisine İspatlayıcı bir Delil indirmediği ve haklarında kendilerinin Bilgileri olmayan Şeyler’e tapmaktadırlar. Zulmedenler için Hiçbir Yardımcı yoktur.

022.72-      Onlar’a karşı Apaçık olan Ayetlerimiz okunduğu zaman, Sen o Küfredenler’in Yüzlerindeki Red ve İnkar’ı tanıyabilirsin. Neredeyse, kendilerine karşı Ayetler’miz’i okuyan’ın üzerine çullanıverecekler.  De ki:" Size bundan daha Kötü olanı Haber vereyim mi? Ateş, O’nu Küfredenler’e waadetmiştir. Ne Kötü bir Durak’tır."

 

X            Müşrikler Mahvolacak 73-78

 

022.73-      Ey İnsanlar, bir Örnek verildi, şimdi O’nu dinleyin. Sizin, Allah'ın dışında tapmakta olduklarınız hepsi bunun için bir araya gelseler dahi gerçekten bir Sinek bile yaratamazlar. Eğer Sinek Onlar’dan bir Şey kapacak olsa, bunu da Ondan geri alamazlar. İsteyen de Güç’süz, istenen de.

022.74-      Onlar, Allah'ın Qadri’ni Haqqı’yla taqdir edemediler. Elbette Allah Güçsahibi'dir, Aziz'dir.

022.75-      Allah, Melekler’den Elçiler seçer  ve İnsanlar’dan da. Elbette Allah İşiten'dir, Gören'dir.

022.76-      O, önlerindekini de, arkalarındakini de bilmektedir. Bütün İşler de Allah'a döndürülür.

022.77-      Ey İnananlar, Ruqu edin, Secde edin. Rabb'inize ibadet edin ve Hayır işleyin, umulur ki Kurtuluş bulursunuz.

022.78-      Allah Adına gerektiği gibi Cihad edin. O, Sizleri seçmiş ve Din konusunda Size bir Güçlük yüklememiştir, Atanız İbrâhîm'in Milleti. O bundan daha önce de, bunda da Sizi "Müslümanlar" olarak isimlendirdi,  Elçi Sizin üzerinize şahid olsun, Siz de İnsanlar üzerine Şahidler olasınız diye. Artık Salat’ı kılın, Zekat’ı verin ve Allah'a sarılın, Sizin Mewlanız O'dur. İşte, ne Güzel Mewla ve ne Güzel Yardımcı.

 

 

 

Mekkî   Sureler  

Medenî   Sureler  

 

Qur'anu'l Hakîm (Qur'ane'n A'rabiyyen)

 

001 Fatiha

031 Luqman

061 Saf

091 Şems

002 Baqara

032 Secde

062 Cum'a

092 Leyl

003 Ali İmran

033 Ahzab

063 Münafiqun

093 Duha

004 Nisa

034 Sebe

064 Tegabun

094 İnşirah

005 Maide

035 Fatır

065 Talaq

095 Tin

006 En'am

036 YaSin

066 Tahrim

096 Alaq

007 A'raf

037 Saffat

067 Mülk

097 Qadr

008 Enfal

038 Sad

068 Qalem

098 Beyyine

009 Tewbe

039 Zümer

069 Haqqa

099 Zilzal

010 Yunus

040 Mü'min

070 Mearic

100 Adiyat

011 Hud

041 Fussilet

071 Nuh

101 Qaria

012 Yusuf

042 Şura

072 Cin

102 Tekasur

013 Ra'd

043 Zuhruf

073 Müzzemmil

103 Asr

014 İbrahim

044 Duhan

074 Müddessir

104 Hümeze

015 Hicr

045 Casiye

075 Qıyame

105 Fil

016 Nahl

046 Ahqaf

076 İnsan

106 Qureyş

017 İsra

047 Qıtal

077 Mürselat

107 Maun

018 Kehf

048 Fetih

078 Nebe

108 Kewser

019 Meryem

049 Hucurat

079 Naziat

109 Kafirun

020 TaHa

050 Qaf

080 Abese

111 Leheb

021 Enbiya

051 Zariat

081 Tekwir

111 Nasr

022 Hacc

052 Tur

082 İnfitar

112 İhlas

023 Mü'minun

053 Necm

083 Mutaffifin

113 Felaq

024 Nur

054 Qamer

084 İnşiqaq

114 Nas

025 Furqan

055 Rahman

085 Buruc

 

026 Şuara

056 Waqıa

086 Tarıq

 

027 Neml

057 Hadid

087 A'la

 

028 Qasas

058 Mücadile

088 Gaşiye

 

029 Ankebut

059 Haşr

089 Fecr

 

030 Rum

060 Mümtehine

090 Beled