098.004/en-NİSA
Bismillahirrahmanirrahim
I 1-10 Yetimler
ve Wasileri
004.01-Ey İnsanlar,
Sizi Tek bir Nefisten yaratan, ondan da Eşini yaratan ve her ikisinden
bir çok Erkek Kadın türetip yayan Rabb'inizden sakının. Ve yine
kendisiyle birbirinizle dilekleştiğiniz Allah'tan ve
Aqrabalıktan sakının. Elbette Allah Sizin üzerinde
Gözetici'dir.
004.02-Yetimlere
Mallarını verin ve Murdara karşı Temiz olanı
değiştirmeyin. Onların Mallarını Mallarınıza
katarak yemeyin. Çünkü bu Büyük bir Suçtur.
004.03-Eğer Yetim
Kızlar Konusunda Adaleti yerine getiremeyeceğinizden
korkarsanız bu durumda Size Helal olan Kadınlardan ikişer üçer
dörder olmak üzere nikahlayın. Şayet Adalet
yapamayacağınızdan korkarsanız o zaman biri ya da Sağ
Ellerinizin Malik olduğu ile yetinin.
Bu sapmamanıza daha Yakındır.
004.04-Kadınlara
Mehirlerini Gönülden isteyerek verin Fakat onlar Gönül Hoşluğu ile
Size ondan bir Şey bağışlarlarsa onu da Afiyetle yiyin.
004.05-Allah'ın Sizin
için Qaim kıldığı Mallarınızı Sefihlere
vermeyin. Bunlarla Onları rızıqlandırıp giydirin ve
Onlara Güzel Söz söyleyin.
004.06-Yetimleri Nikaha
erişecekleri Ana kadar deneyin. Şayet kendilerinde bir
Olgunlaşma gördünüz mü hemen Onlara Mallarını verin.
Büyüyecekler diye İsraf ile Çarçabuk yemeyin. Zengin olan İffetli
olmaya çalışsın, Yoksul olan da Artık Ma'ruf bir
şekilde yesin. Mallarını kendilerine verdiğiniz Zaman
onlara karşı Şahidler bulundurun. Hesap-görücü olarak Allah
yeter.
004.07-Ana Babanın ve
Yakınların bıraktıklarından, Erkeklere Hisse
vardır. Ana babanın ve Yakınların
bıraktıklarından Kadınlara da Hisse vardır. Bunlar
az veya çok Belli bir Hissedir.
004.08-Bölüşme
sırasında Yakınlar,
Yetimler ve Yoksullar da hazır olursa Onları ondan
rızıqlandırın ve Onlara Güzel Söz söyleyin.
004.09-Arkalarına
bıraktıkları Zayıf Çocuklardan dolayı Onlara
karşı korku duyanlar içleri Ürperti ile titresin. Allah'tan
sakınsınlar ve Onlara Doğrusöz söylesinler.
004.10-Gerçek şu ki
Yetimlerin Mallarını zulmederek yiyenler Karınlarına
ancak Ateş yemiş olurlar. Onlar Çılgın-Ateşe
gireceklerdir.
II 11-14 Miras
Hukuku
004.11-Çocukları
konusunda Allah, Erkeğe İki Dişinin Hissesi kadar tawsiye
eder. Eğer Onlar İkiden çok Kadınlar iseler Ölünün geride
bıraktığının üçteikisi Onlarındır. Kadın veya Kız bir Tek ise bu
durumda Yarısı Onundur. Bir
Çocuğu varsa geriye bıraktığından Anne ve Babadan her
biri için Altıdabir, Çocuğu olmayıp da Anne ve Baba ona
Mirascı ise bu durumda Annesi için Üçtebir vardır. Onun
Kardeşleri varsa o zaman da onunla
yapacağı Wasiyetten ya da Borçtan sonradır. Annesi için
Altıdabirdir. Babalarınız Oğullarınız Siz
Onların hangilerinin Yarar bakımından Size daha Yakın
olduğunu bilmezsiniz. Bunlar Allah'tan bir Farzdır Elbette Allah Alim'dir, Hakim'dir.
004.12-Eşlerinizin
eğer Çocukları yoksa geride bıraktıklarının
Yarısı Sizindir. Şayet Çocukları varsa onunla
yapacakları Wasiyetten ya da Borçtan sonra bu durumda
bıraktıklarının Dörttebiri Sizindir. Sizin Çocuğunuz
yoksa geriye bıraktıklarınızdan Dörttebiri
onlarındır. Eğer Sizin Çocuğunuz varsa
yapacağınız Wasiyetten ya da Borçtan sonra geriye
bıraktıklarınızdan Sekizde biri onlarındır.
Mirası arananan Erkek ya da Kadın Çocuğu ya da Babası
olmayan bir Kimse olup da onun Erkek ya da Kızkardeşi bulunursa
onlardan her biri için Altıdabir vardır. Eğer bundan fazla
iseler bu durumda kendisi ile yapılan Wasiyetten ya da Borçdan sonra
Üçte bir de Zarara uğratılmaksızın onlar
Ortaktırlar. Allah'tan bir Wasiyettir. Allah Alim'dir, Halim'dir.
004.13-Bunlar Allah'ın
Sınırlarıdır. Kim Allah'a ve Elçisine itaat ederse onu içlerinden Nehirler akan ve içinde ebedi
kalacakları Bahçeler'e sokar. İşte Büyük Fewz budur.
004.14-Kim Allah'a ve Elçisine İsyan eder ve onun
Sınırlarını aşarsa Onu da içinde Ebedi
kalacağı Ateş'e sokar. Onun için Alçaltıcı bir Azab
vardır.
III 15-22 Kadınlara
Muamele
004.15-Kadınlarınızdan
Fuhuş yapanlara aleyhlerinde olmak üzere Dört Şahid tutun. Eğer
Şehadet ederlerse Onları Ölüm alıp götürünceye veya Allah
Onlara bir Yol kılıncaya kadar Evlerde tutun.
004.16- Sizlerden
Fuhuş yapanlardan her ikisine eziyet edin. Eğer tewbe ederler ve
ıslah olurlarsa artık Onlardan vaz geçin. Elbette Allah Tewbeleri Qabuleden'dir,
Rahim'dir
004.17-Allah'ın Qabulünü
üzerine aldığı Tewbe ancak Cehalet nedeniyle Kötülük
yapanların, sonra hemencecik Tewbe edenlerinkidir. İşte Allah
böylelerinin Tewbelerini qabul eder. Allah Alim'dir, Hakim'dir.
004.18-Tewbe, ne Kötülükleri
yapıp edip de Onlardan birine Ölüm gelince "Ben şimdi tewbe
ettim" diyenler, ne de kendileri Kafirler olarak ölenler için değil.
Böyleleri için Elîm bir Azab hazırlamışızdır.
004.19-Ey İman edenler,
Kadınlara Zorla Mirasçı olmaya kalkışmanız Size Helal
değildir. Apaçık olan Çirkin bir Hayasızlık
yapmadıkları sürece Onlara verdiklerinizin bir
kısmını gidermeniz için Onlara Baskı yapmanız da
Helal değildir. Onlarla Güzellikle geçinin. Şayet Onlardan
hoşlanmadınızsa belki bir Şey Hoşunuza gitmez ama
Allah onda çok Hayır kılar.
004.20-Bir Eşi
bırakıp yerine bir başka Eşi almak isterseniz Onlardan
birine Yüklerle vermişseniz bile Onlardan hiçbir Şey almayın.
Onu iftira olarak apaçık bir Günahla alır mısınız?
004.21-Onu nasıl
alırsınız ki birbirinize katılmıştınız.
Onlar Sizden Kesin bir Güvence de almışlardı.
004.22-Kadınlardan
Babalarınızın nikahladığını
nikahlamayın. Ancak Cahiliyede geçen geçmiştir. Çünkü bu Çirkin bir
Hayasızlık ve Öfke duyulan bir İğrençliktir. Ne kötü bir
Yoldu o.
IV 23-25 Evlenilemeyen
Kadınlar
004.23-Sizlere Anneleriniz,
Kızlarınız, Kızkardeşleriniz, Halalarınız,
Teyzeleriniz, Erkek Kardeşlerin Kızları,
Kızkardeşlerin Kızları, Sizi emziren Anneleriniz, Süt
Kızkardeşleriniz, Kadınlarınızın Anneleri ve kendileri
ile Gerdeğe girdiğiniz Kadınlarınızdan olup
koruyuculuğunuz altında bulunan Üvey Kızlarınız, onlarla Gerdeğe girmemişseniz Size
bir Sakınca yoktur, Sizin Sulbunuzden olan
Oğullarınızın Eşleri ve iki Kız Kardeşi
bir araya getirmeniz Size Haram kılındı. Ancak geçen
geçmiştir. Elbette Allah Gafur'dur, Rahim'dir.
004.24-Sağellerinizin
Malik olduğu dışında Kadınlardan Evli ve Hür
olanlarla da evlenmeniz (haram). Bunlar Allah'ın üzerinize
Yazdığıdır. Bunların dışında kalan
İffeti koruyup Fuhuşta bulunmamak üzere Mallarınızla
Evliliği aramanız Size Helal kılındı. Öyleyse
Onlardan hangisi ile yararlandı iseniz Onlara Ücretlerini tespit
edildiği Miktarı ile ödeyin. Miktarın Tesbitinden sonra
Karşılıklı Hoşnut olduğunuz bir Şey
konusunda üstünüze bir Sorumluluk yoktur. Elbette Allah Alim'dir, Hakim'dir.
004.25-İçinizden Hür
olan Kadınları nikahlayacak Genişliğe Güç yetiremeyenler o
zaman Sağellerinizin Malik olduğu inanmış
Hizmetcilerinizden alsın. Allah Sizin İmanınızı en
iyi Bilen'dir. Öyleyse Onları Fuhuşta bulunmayan, İffetli ve
Gizlice Dostlar edinmemişler olarak Welilerinin İzniyle
nikahlayın. Onlara Ücretlerini Ma'ruf bir şekilde verin.
Evlendikten sonra Fuhuş yapacak olurlarsa Hür olan Kadınlar
üzerindeki Cezanın (100 Celde) Yarısını uygulayın,
Bu Sizden Günahtan korkanlar içindir. Sabrederseniz Sizin için daha
Hayırlıdır. Allah Gafur'dur, Rahim'dir.
V 26-33 Kadınların
Tasarruf Haqqı
004.26-Allah Size
açıklayarak anlatmak, Sizi Sizden öncekilerin Sünnetlerine iletmek ve
Tewbelerinizi qabul etmek ister. Allah Alim'dir, Hakim'dir.
004.27-Allah Tewbelerinizi
qabul etmek ister. Şehwetleri ardınca gidenler ise Sizin Büyük bir
Sapma ile sapmanızı isterler.
004.28-Allah Sizden
hafifletmek ister. Çünkü İnsan Zayıf olarak
yaratılmıştır.
004.29-Ey İman edenler,
Mallarınızı Sizden karşılıklı
Anlaşmadan doğan bir Ticaretten başka Haqsız neden ve
Yollarla yemeyin. Ve Nefislerinizi öldürmeyin. Şüphesiz Allah Size çok Esirgeyen'dir.
004.30-Kim Haddi aşarak
ve zulmederek böyle yaparsa Biz Onu Ateş'e göndeririz. Bu Allah için pek
Kolaydır.
004.31- Size
Yasaklananların Büyüklerinden kaçınırsanız Sizin
Kusurlarınızı örter ve Sizi Onurlu bir Maqama sokarız.
004.32- Allah'ın
kendisiyle kiminizi kiminize Tafdil ettiği Şeyi Temenni etmeyin.
Erkekler için kendi kazandıklarından bir Pay, Kadınlar için de
kendi kazandıklarından bir Pay vardır. Allah'tan onun Fadlını
isteyin. Gerçekten Allah Herşeyi Bilen'dir.
004.33-Anne Babanın ve
Yakınların geride bıraktıklarından her birine
Mirascılar kıldık. Yeminlerinizin bağladığı
Kimselere de kendi Paylarını verin. Elbette Allah Herşeye
Şahid'dir.
VI 34-42 Karı
Koca Arası İhtilaflar
004.34-Allahın
bazısını bazısına tafdil etmesi, (her birine
farklı yetenekler vermesi) ve
Onların kendi Mallarından harcaması nedeniyle Erkekler
Kadınlar üzerinde Qawwamdırlar (onları
gözetlemekle yükümlüdürler bak:4/135 ve 5/8 gözeten, tam yerine getiren, ayakta
tutan). İyi Kadınlar Gönülden itaat edenler, Allah, nasıl
koruduysa görülmeyeni/ Gaybı koruyanlardır. Nuşuzlarından
korktuğunuz Kadınlara Öğüt verin. Yataklarda yalnız bırakın. Darbedin. İtaat
ederlerse aleyhlerinde bir Yol aramayın.
Doğrusu Allah Yüce'dir, Büyük'tür.
004.35-Aralarının
açılmasından korkarsanız bu durumda Erkeğin Ailesinden bir
Hakem, Kadının da Ailesinden bir Hakem gönderin. Bunlar ıslah
etmek isterlerse Allah da aralarında Başarı sağlar. Elbette
Allah Alim'dir, Haberdar'dır.
004.36-Allah'a ibadet edin
ve Ona hiçbir Şeyi şirk koşmayın. Anne-Babaya Yakın
Aqrabaya, Yetimlere, Yoksullara, Yakın Komşuya, Uzak
Komşuya yanınızdaki Arkadaşa, Yolda kalmışa
ve Sağellerinizin Malik olduklarına Güzellikle davranın. Allah
Her Büyüklük taslayıp Böbürleneni sevmez.
004.37- Onlar Cimrilikte
bulunurlar. İnsanlara da Cimriliği emrederler ve Allahın Fadlından kendilerine verdiğini Gizli tutarlar. Biz
o Kafirlere Aşağılatıcı bir Azab
hazırlamışızdır.
004.38- Ve Onlar Mallarını
İnsanlara gösteriş olsun diye infaq ederler. Allah'a ve Son Gün'e de
inanmazlar. Şeytân kime
Arkadaş olursa, artık o ne Kötü bir Arkadaştır.
004.39-Allah'a ve Son Gün'e
inanarak Allah'ın kendilerine verdiği Rızıqdan infaq
etselerdi aleyhlerine mi olurdu? Allah Onları İyi Bilen'dir.
004.40-Gerçek şu ki
Allah Zerre Ağırlığı kadar
Haqsızlık yapmaz. Bir İyilik olursa onu kat kat kılar ve
kendi yanından pek büyük bir Ecr verir.
004.41-Her Ümmetten bir
Şahid getirdiğimiz ve Onların da üzerine Seni Şahid olarak
getirdiğiniz zaman nasıl olacak?
004.42-O Gün küfredip de Elçi'ye isyan edenler, yerle bir
olmayı severek isteyecekler. Oysa Allah'tan hiçbir Sözü gizleyemezler.
VII 43-50 Yahudilerin
Manevi Gezilemesi
004.43-Ey İman edenler,
Sarhoş iken ne dediğinizi bilinceye ve Cünüb iken de Yolculukta
olmanız hariç gusledinceye kadar Salata yaklaşmayın. Eğer Hasta veya Yolculukta iseniz ya da biriniz Ayakyolundan
gelmişseniz yahud da Kadınlara dokunmuş ta Su
bulamamışsanız bu durunda Temiz bir Toprakla teyemmüm
edin. Yüzlerinize ve Ellerinize sürün. Kuşkusuz Allah Gafur'dur,
Rahim'dir.
004.44-Kendilerine Kitap'tan
bir Pay verilenlerin Sapıklığı satın
aldıkları ve Sizin de Yolu sapmasınızı istediklerini
görmedin mi?
004.45-Allah Sizin
Düşmanlarınızı daha İyi Bilendir. Bir Weli olarak Allah yeter. Bir Yardımcı
olarak da Allah yeter.
004.46- Kimi Yahudiler Kelimeleri kondukları
Yerden saptırırlar ve Dillerini de eğip
bükerek ve Dine bir Kin ve Hınç besleyerek "Dinledik ve
karşı geldik, işitmez olası (Raina: bizi güt, bize bak)
" derler.
004.47-Ey kendilerine Kitap verilenler, bir takım Yüzleri silip de arkalarına çevirmeden veya Sebt
Adamlarını lanetlediğimiz gbi Onları da lanetlemeden önce
Yanınızdaki'ni Doğrulayıcı olarak indirdiğimize
İman edin. Allah Emri yapılagelmiştir.
004.48-Gerçekten Allah kendisine şirk
koşulmasını bağışlamaz. Bunun
dışında kalanı ise dilediğine bağışlar.
Kim Allah'a şirk koşarsa doğrusu Büyük bir Günahla iftira
etmiş olur.
004.49-Kendi Nefislerini Övgü ile
arındıranları görmedin mi? Hayır Allah dilediğini
arındırır. Onlar bir Fetil kadar bile Haqsızlığa
uğratılmazlar.
004.50-Allah'a karşı nasıl yalan
uyduruyorlar bir bak. Bu Apaçık bir Günah olarak yeter.
VIII 51-59 Müslümanlara
Verilen Saltanat
004.51-Kendilerine Kitap'tan bir Pay verilenleri
görmedin mi? Onlar Tağut'a
ve Cibt'e inanıyorlar ve
diğer Küfredenler için "Bunlar İman edenlerden daha
Doğru bir Yoldadır" diyorlar.
004.52-İşte bunlar Allah'ın kendilerini
lanetlediğidir. Allah'ın kendisini lanetlediğine hiçbir
Yardımcı bulamazsın.
004.53-Yoksa Onların Mülkten bir
Paylarımı var?
004.54-Yoksa Onlar Allah'ın kendi
Fadlından İnsanlara verdiklerini mi kıskanıyorlar? Doğurusu Biz İbrâhim Ailesi'ne Kitab'ı ve Hikmet'i verdik. Onlara Büyük bir Mülk de verdik.
004.55-Böylece Onlardan
kimi Ona inandı kimi Sırt çevirdi. Çılgın Ateş olarak
Cehennem yeter.
004.56-Ayetlerimize
karşı Küfredenleri Elbette Ateş'e sokacağız.
Derileri yanıp döküldükce Azabı tadmaları için Onları
başka Derilerle değiştireceğiz. Gerçekten Allah Aziz'dir ve Hakim'dir.
004.57-İnanan ve Salih
Davranışlarda bulunanları içlerinden Irmaklar
akan, içinde Ebedi kalacakları Bahçeler'e sokacağız. Onlar için
Tertemiz kılınmış Eşler
vardır. Ve Onları ne Sıcak ne Soğuk tam kararında
Gölgeliğe sokacağız.
004.58-Hiç şüphesiz
Allah Emanetleri Ehline Teslim
etmenizi ve İnsanlar arasında hükmettiğiniz zaman Adaletle hükmetmenizi emrediyor. Bununla Allah Size ne Güzel
Emir veriyor. Doğrusu Allah İşiten'dir, Gören'dir.
004.59-Ey inananlar, Allah'a
itaat edin, Elçi'ye itaat edin ve
Sizden olan Emr Sahiplerine de. Eğer bir Şeyde
Anlaşmazlığa düşerseniz artık Onu Allah'a ve Elçisine döndürün. Eğer Allah'a
ve Son Gün'e iman ediyorsanız. Bu Hayırlı ve Te'wil
bakımından daha Güzeldir.
IX 60-70 Münafıqların
İtaatsızlığı
004.60-Sana indiriline ve
Senden önce indirilene gerçekten inandıklarını ileri sürenleri
görmedin mi? Bunlar Tağut'un önünde
Muhakeme olmayı istemektedirler. Oysa Onlar Onu reddetmekle
emrolunmuşlardır. Şeytân
da Onları Uzak bir Sapıklıkla sapıtmak ister.
004.61-Onlara
"Allah'ın indirdiğine ve Elçi'ye
gelin" denildiğinde, o Münafıqların Sen'den kaçabildiklerince
kaçtıklarını görürsün.
004.62-Öyleyse nasıl
olurda kendi Ellerinin sundukları sonucu Onlara bir Musibet isâbet eder.
Sonra Sana gelerek "Kuşkusuz Biz İyilikten ve
Uzlaştırmaktan başka bir Şey istemedik" diye Allah'a
yemin ederler.
004.63-İşte
bunların Allah Qalplerinde olanı bilmektedir. O halde Sen Onlardan
yüzçevir. Onlara Öğüt ver ve Onlara Nefislerine ilişkin Açık
ve Etkileyici Söz söyle.
004.64-Biz Hiçbir Elçi'yi Allah'ın İzniyle kendisine
İtaat edilmesinden başka birşeyle göndermedik. Onlar kendi
Nefislerine zulmettiklerin de şayet Sana gelip Allah'tan
Bağışlanma dileselerdi ve Elçi'de
Onlar için Bağışlama dileseydi elbette Allah'ı Tewbeleri
qabul eden, Rahim olarak bulurlardı.
004.65-Hayır öyle
değil. Rabbine andolsun aralarında çekiştikleri Şeylerde
Seni Hakem kılıp sonra Senin verdiğin Hükme içlerinde Hiçbir
Sıkıntı bulunmaksızın tam bir Teslimiyetle teslim
olmadıkca İman etmiş olmazlar.
004.66-Eğer gerçekten
Biz Onlara "Kendinizi öldürün veya Yurtlarınızdan
çıkın" diye yazmış olsaydık Onlardan Az bir
Bölümü dışında bunu yapmazlardı. Onlar kendilerine verilen
Öğüdü yerine getirselerdi bu Kuşkusuz Onlar için Hayırlı
ve Sağlamlıkca daha Güçlü olurdu.
004.67-Biz de Onlara o
zaman yanımızdan Büyük bir Ecir verirdik.
004.68-Ve Onları
elbette Dosdoğru Yola iletirdik.
004.69-Allah ve Elçisine kim itaat ederse işte
Onlar Allah'ın kendilerine Nimet verdiği Rasuller, Doğrular ve
Doğrulayanlar, Şehidler ve Salihlerle beraberdir. Ne İyi
Arkadaştır Onlar.
004.70-Bu Fadl Allah'tandır.
Bilen olarak Allah yeter.
X 71-76 Müminlerin
Müdafaa Harbi
004.71-Tedbirinizi
alın da Savaşa Bölük-bölük ya da Toplu çıkın.
004.72-Elbette Sizden
Ağır-davrananlar vardır. Şayet Size bir Musibet isâbet
edecek olursa "Doğrusu Allah Bize Nimet verdi, çünkü Onlarla
birlikte olmadım" der.
004.73-Eğer Size
Allah'tan bir Fadl isâbet ederse o zaman da sanki Onunla aranızda hiçbir
Yakınlık yokmuşcasına kuşkusuz şöyle der:
"Keşke Onlarla birlikte olsaydım. Böylece Ben de Büyük
Kurtuluş ve Mutluluğa erseydim."
004.74-Öyleyse Dünya
Hayatına Karşılık Ahiret'i satın alanlar Allah
Yolunda savaşsınlar. Kim Allah Yolunda savaşırken
öldürülür veya Galip gelirse Ona büyük bir Ecir vereceğiz.
004.75-Size ne doluyor ki
Allah Yolunda ve "Rabb'imiz Bizi Ehli Zalim olan bu Ülkeden çıkar
Bize katından bir Weli gönder Bize katından bir Yardım
yolla" diyen Erkekler Kadınlar ve Çocuklardan Zayıf olanlar
uğruna Savaş mıyorsunuz?
004.76- İnananlar Allah
Yolunda savaşınlar, Küfredenler de Tağut'un Yolunda savaşırlar. Öyleyse Şeytânın
Dostlarıyla savaşın. Kuşkusuz Şeytânın
Hileli Düzeni Pek Zayıftır.
XI 77-87 Münafıqların
Hali
004.77-Kendilerine "Elinizi
Savaştan çekin, Salatı kılın, Zekatı verin" denilenleri görmedin mi? Oysa
Savaş üzerlerine yazıldığında Onlardan bir Gurup
İnsanlardan Allah'tan korkar gibi hatta daha da Şiddetli bir
Korkuyla ve "Rabb'imiz ne diye Savaşı üzerimize yazdın,
Bizi Yakın bir zamana kadar ertelemeli değil miydin" dediler. De
ki : "O Dünyanın Metaı azdır. Ahiret ise Muttaqiler için
daha Hayırlıdır. Ve Siz bir Fetil kadar bile Haqsızlığa
uğratılmayacaksınız.
004.78- Her nerede
olursanız Ölüm Sizi bulur. Yüksekçe Yerlerde Tahkim edilmiş Şatolarda
olsanız bile. Onlara bir İyilik dokunsa "Bu
Allah'tandır" derler. Onlara bir Kötülük dokunsa "Bu Sendendir"
derler. De ki" Tümü Allah'tandır." Fakat ne oluyor ki
bu Topluluğa hiçbir Sözü anlamaya çalışmıyorlar.
004.79-Sana iyilikten her
ne gelirse Allah'tandır. Kötülükten ne gelirse o da kendindendir. Biz
Seni İnsanlara bir Elçi olarak
gönderdik. Şahid olarak Allah yeter.
004.80-Kim Elçi'ye itaat ederse gerçekte Allah'a
itaat etmiştir. Kim de yüzçevrirse Biz Seni Onların üzerine Koruyucu
göndermedik.
004.81-"Tamam
kabul" derler. Ama yanından çıktıkları zaman Onlardan
bir Bölük Karanlıklarda Senin söylediğinin tersini kurarlar. Allah
Karanlıklarda kurduklarını yazıyor. Sen de Onlardan
yüzçevir ve Allah'a tewekkül et. Wekil olarak Allah yeter.
004.82-Onlar hala
Qur'an'ı iyice düşünmüyorlar mı? Eğer O Allah'tan
başkasının katından olsaydı elbette içinde bir çok
Çelişkiler bulacaklardı.
004.83-Kendilerine Güven ve Korku Haberi geldiğinde onu
yayarlar. Oysa bunu Elçi'ye ve
içlerinden olan Emir Sahiplerine götürselerdi Onlardan Sonuç
çıkarabilenler Onu bilirlerdi. Azınız hariç herhalde Şeytâna
uymuştunuz.
004.84-Artık Sen Allah Yolunda savaş. Kendinden
başkası ile Yükümlü tutulmayacaksın. Mü'minleri de
hazırlayıp teşvik et. Umulur ki Allah Küfredenlerin
Ağır Baskılarını geri püskürtür. Allah Kahredici
Baskısıyla daha Zorlu Acı Sonuçlandırması ile de daha
Zorludur.
004.85-Kim Güzel bir Aracılıkla Şefaatte
bulursa Ondan kendisine de bir Hisse varsa, kim de Kötü bir
Aracılıkla Aracılıkta bulursa Ondan da kendisine bir Pay
vardır. Allah Herşeyin üzerinde Koruyucu'dur.
004.86-Bir Selam ile selamlandığınızda
Siz Ondan daha Güzeli ile ya da aynı ile karşılık verin.
Elbette Allah Herşeyin Hesabını tam olarak yapandır.
004.87- Allah, O'ndan başka İlah yoktur.
Kendisinde hiçbir Kuşku olmayan Qıyamet Günü'nde Sizleri
elbette toplayacaktır. Allah'tan
daha Doğru Sözlü kimdir?
XII1 88-91 Münafıqlara Karşı Takip
olunacah Hareket
004.88-Şu halde Münafıqlar konusunda ikiye
bölünmeniz ne diye? Oysa Allah Onları kazandıkları
dolayısıyla Tepetaklak etmiştir. Allah'ın
saptırdığını Hidayete eriştirmek mi
istiyorsunuz. Allah kimi saptırdı ise Sen artık ona kesin olarak
bir Yol bulamazsın.
004.89- Onlar kendilerinin küfretmeleri gibi Sizin de
küfretmenizi istediler. Böylece bir olacaktınız. Öyleyse Onlar Allah
Yolunda Hicret edinceye kadar Siz Onlardan Weliyler edinmeyin. Şayet Yüz
çevirirlerse artık Onları tutun ve (savaşta) her nerede ele
geçirirseniz Onları öldürün. Onlardan ne bir Weli edinin ne de bir
Yardımcı.
004.90- Ancak Sizinle
kendileri arasında Anlaşma bulunan bir Qawme
Sığınanlar ya da ne Sizinle ne kendi Qawimleriyle
savaşmayan bu nedenle Göğüslerini bir Sıkıntı
basıp Size gelenler dokunulmazdır. Allah dileseydi Onları da
üstüne saldırtır böylece Sizinle çarpışırlardı.
Eğer Sizden uzak durur ve Sizinle savaşmaz ve Barışı
Size bırakırlarsa artık Allah Sizin için Onların aleyhinde
bir Yol kılmamıştır.
004.91- Diğerlerini de Sizden ve kendi Qawimlerinden
Güvende olmayı istiyor bulacaksın. Fitneye her
Geri çağrılışlarında içine
başaşağı dalarlar. Şayet Sizden uzak durmaz
Barışı Size bırakmaz ve Ellerini çekmezlerse artık
Onları her nerede bulursanız tutun ve Onları öldürün.
İşte Size Onların aleyhinde Apaçık olan Destekleyici bir
Delil kıldık.
XIII 92-96 Müslümanın Qatli
004.92-Bir Mü'mine Hata sonucu olması
dışında bir başka Mü'mini öldürmesi yakışmaz.
Kim bir Mü'mini Hata Sonucu öldürürse, Mü'min Köleyi Özgürlüğüne
kavuşturması ve Ailesine teslim edilecek bir Diyet vermesi gerekir.
Onların (bunu) Sadaqa olarak bağışlamaları
başka. Eğer O, Mü'min olduğu halde Size Düşman olan bir
Topluluktan ise, bu durumda da Mü'min bir Köleyi Özgürlüğüne
kavuşturması gerekir. Şayet kendileriyle aranızda
Anlaşma olan bir Topluluktan ise, bu durumda da Ailesine bir Diyet
ödemek ve bir Mü'min Köleyi Özgürlüğüne kavuşturmak gerekir.
Bulamayan ise, Kesintisiz olarak İki Ay Oruç tutmalıdır. Bu,
Allah'tan bir Tewbedir. Allah, Alim'dir, Hakim'dir.
004.93-Kim de bir Mü'mini
Kasıtlı olarak öldürürse Onun da Cezası, içinde Ebedi kalmak
üzere Cehennem'dir. Allah Ona gazaplanmış, Onu lanetlemiş ve
Ona Büyük bir Azab hazırlamıştır.
004.94-Ey İman edenler,
Allah Yolunda Adım attığınız zaman gerekli
Araştırmayı yapın ve Size Selam verene, Dünya
Hayatının Geçiciliğine istekli çıkarak: "Sen Mü'min
değilsin" demeyin. Asıl çok Ganimet, Allah
katındadır, bundan önce Siz de böyle idiniz. Allah Size Lutufta
bulundu. Öyleyse iyice Açıklık kazandırın. Elbette Allah,
yaptıklarınızdan Haberdar'dır.
004.95-Mü'minlerden, Özür
olmaksızın Oturanlar ile, Allah Yolunda Mallarıyla ve Canlarıyla
Cihad edenler Eşit değildir. Allah, Mallarıyla ve Canlarıyla
Cihad edenleri Oturanlara göre derece olarak tafdil etmiştir. Tümüne
Hüsna'yı vadetmiştir. Ancak Allah, Cihad edenleri Oturanlara göre
Büyük bir Ecirle üstün kılmıştır.
004.96-(onlara) Kendinden
Dereceler, Bağışlanma ve Rahmet. Allah, Gafur'dur, Rahim'dir.
XIV 97-100 Düşmanlar
arasında Müslümanlar
004.97-Melekler kendi
kendilerine Zulmedenlerin Canlarını alacakları zaman, derler
ki: "Nerde idiniz?" Onlar: "Biz, Arzda Zayıf
bırakılmışlar idik." derler. "Onda Hicret etmeniz
için Allah'ın Arzı Geniş değil miydi?" derler.
İşte Onların Barınma Yerleri Cehennem'dir. Ne Kötü
Yataktır o!
004.98-Ancak Erkeklerden,
Kadınlardan ve Çocuklardan Mustez'aflar olup hiçbir Çareye Güç
yetiremeyenler, bir Yol da bulamayanlar başka.
004.99-Umulur ki Allah
bunları affeder. Allah Affedici'dir, Gafur'dur.
004.100-Allah Yolunda
Hicret eden, Arzda barınacak çok Yer de bulur, Genişlik de. Allah ve
Elçisi'ne Hicret etmek üzere Evinden
çıkan, sonra kendisine Ölüm gelen Kişinin Ecri elbette Allah'a
düşmüştür. Allah Gafur'dur, Rahim'dir.
XV 101-104
Savaşta Namaz
004.101-Arzda Adım
attığınızda, Kafirlerin Size bir Kötülük
yapmalarından korkarsanız, Salatı kısaltmasında Sizin
için bir Sakınca yoktur. Elbette Kafirler, Sizin apaçık
Düşmanlarınızdır.
004.102-İçlerinde olup
Onlara Salatı kıldırdığında, Onlardan bir
Bölük, Seninle birlikte dursun ve Silahlarını da alsın. Böylece
Onlar Secde ettiklerinde, Arkalarında olsunlar. Salatlarını
kılmayan diğer Bölük de gelip Seninle Salat kılsınlar,
Onlar da Korunma Araçlarını ve Silahlarını alsınlar.
Küfredenler, Size Apansız bir Baskın yapabilmek için, Sizin
Silahlarınızdan ve Emtianızdan ayrılmış
olmanızı isterler. Yağmur dolayısıyla bir
Güçlüğünüz varsa veya Hastaysanız, Silahlarınızı
bırakmanızda Size bir Sorumluluk yoktur. Korunma Tedbirlerinizi
alın. Şüphesiz Allah, Kafirler için
Aşağılatıcı bir Azab
hazırlamıştır.
004.103-Salatı
bitirdiğinizde, Allah'ı Ayaktayken de, Otururken de ve yan yatarken
de zikredin. Artık Güvenliğe erince Salatı kılın. Çünkü
Salat Mü'minler üzerinde wakitlenmiş bir Farzdır.
004.104-(Düşman)
Topluluğa aramakta Gevşeklik göstermeyin. Siz Acı
çekiyorsanız, elbette Onlar da, Sizin Acı çektiğiniz gibi
acı çekiyorlar. Oysa Siz,
Onların Umud etmediklerini
Allah'tan umuyorsunuz. Allah Alim'dir, Hakim'dir.
XVI 105-112 Müslümanlarla
Müslüman Olmayanlar arasında Adalet
004.105-Şüphesiz,
Allah'ın Sana gösterdiği gibi İnsanlar arasında hükmetmen
için Biz Sana Kitab'ı Haqq olarak indirdik. Hainlerin Savunucusu olma.
004.106-Ve Allah'tan
Bağışlanma dile. Gerçekten Allah Gafur'dur, Rahim'dir.
004.107-Kendi kendilerine
İhanet edenlerden yana Mücadeleye girişme/ Onları savunma.
Hiç şüphesiz Allah, İhanette ilerlemiş Günahkarı sevmez.
004.108-Onlar,
İnsanlardan gizlerler de Allah'tan gizlemezler. Oysa O, kendileri, Sözden
Hoşnut olmayacağı Şeyi kurarlarken, Onlarla beraberdir.
Allah, yapmakta olduklarını Kuşatan'dır.
004.109-İşte Siz
böylesiniz. Dünya Hayatında Onlardan yana Mücadele ettiniz. Peki
Qıyamet Günü Onlardan yana Allah'la Mücadele edecek kimdir? Ya da
Onlara Wekil olacak kimdir?
004.110-Kim Kötülük
işler veya Nefsine zulmedip sonra Allah'tan Bağışlanma
dilerse Allah'ı Bağışlayıcı ve Merhamet-edici
olarak bulur.
004.111- Kim bir Günah
kazanırsa, O ancak kendi Nefsi aleyhinde Onu kazanmıştır.
Allah Alim'dir, Hakim'dir.
004.112- Kim bir Hata ya da
Günah kazanır da sonra bunu bir Suçsuza yüklerse, gerçekten O, böyle bir
Yalanı ve Apaçık bir Günahı yüklenmiştir.
XVII 113-115
Münafıqların Tertibatı
004.113- Eğer
Allah'ın Fadlı ve Rahmeti Senin üzerinde olmasaydı Onlardan
bir Bölük, Seni de saptırmak için Tasarı kurmuştu. Oysa Onlar,
ancak kendi Nefislerini saptırırlar ve Sana hiç bir Şeyle
Zarar veremezler. Allah Sana
Kitab'ı ve Hikmet'i indirdi ve Sana bilmediklerini öğretti.
Allah'ın üzerindeki Fadlı çok Büyüktür.
004.114-Onların Gizlice söyleşmelerinin
çoğunda Hayır yoktur. Ancak bir Sadaqa vermeyi veya İyilikte
bulunmayı ya da İnsanların arasını düzeltmeyi
Emredenlerinki başka. Kim Allah'ın Rızasını
isteyerek böyle yaparsa, artık ona Büyük bir Ecir vereceğiz.
004.115-Kim de kendisine Dosdoğru Yol Apaçık Belli
olduktan sonra, Elçi'ye Muhalefet
ederse ve Mü'minlerin Yolundan başka bir Yola uyarsa, Onu döndüğü
şeyde bırakırız ve Cehenneme sokarız. Ne Kötü bir
Yataktır o!
XVIII 116-126
Şirkin Batıllığı
004.116-Elbette, Allah,
kendisine Şirki bağışlamaz. Bunun dışında
kalanlar ise, dilediğini bağışlar. Kim Allah'a şirk
koşarsa, elbette o Uzak bir Sapıklıkla sapmıştır.
004.117-Onlar, O'nu
bırakıp da Dişilere taparlar. Onlar, o her türlü Hayırla
ilişkisi kesilmiş Şeytândan başkasına
tapmazlar.
004.118-Allah, Onu
lanetlemiştir. O da dedi: "Andolsun, Kullarından
Miktarları Tespit edilmiş bir Bölükü (uşak) edineceğim.
004.119-Onları ne
olursa olsun saptıracağım ve Onlara kesin olarak
Davarların Kulaklarını yarmalarını emredeceğim ve Allah'ın Yarattıklarını
değiştirmelerini emredeceğim. Kim Allah'ı bırakıp
da Şeytânı Weli edinirse, elbette O, Apaçık bir Hüsrana
uğramıştır.
004.120-(şeytan) onlara
Wadler ediyor, Onları en olmadık Kuruntulara düşürüyor. Oysa Şeytân,
Onlara bir Aldanıştan başka bir Şey Wad etmez.
004.121-Onların
Barınma Yerleri Cehennem'dir Ondan kaçacak bir Yer de
bulamayacaklardır.
004.122-İnanan ve Salih Çalışmalarda bulunanlar, Biz
Onları içlerinden Nehirler akan, içinde Ebedi kalacakları Bahçeler'e
sokacağız. Bu, Allah'ın Gerçek olan Wadidir. Allah'tan daha
Doğru sözlü kim vardır?
004.123-Ne Sizin Kuruntularınızla,
ne de Kitap Ehli'nin Kuruntularıyla değil. Kim kötülük yaparsa, Onunla
Ceza görür, O, Allah'tan başka bir Weli ve bir Yardımcı bulamaz.
004.124-Erkek olsun,
Kadın olsun İnanmış olarak kim Salih bir
Çalışmada bulunursa, Onlar, Bahçe'ye girecek ve Onlar bir Nekir kadar bile
Haksızlığa uğramayacaklardır.
004.125-İyilik yaparak
kendini Allah'a Teslim eden ve Hanif olan İbrâhim'in
Milletine uyandan daha Güzel Din'li kimdir? Allah, İbrâhim'i Dost edinmiştir.
004.126-Göklerde ve Yerde
ne varsa tümü Allah'ındır. Allah, herşeyi Kuşatan'dır.
XIX 127-134 Kadınlara
karşı Eşit davranmak
004.127-Kadınlar
konusunda Senden fetwa isterler. De ki: "Onlara ilişkin
Fetwayı Size Allah veriyor. Kendilerine Yazılanı
vermediğiniz ve kendilerini Nikahlamayı istediğiniz Yetim
Kadınlar ve Zayıf Çocuklar ile Yetimlere karşı Adaleti
Ayakta tutmanız konusunda Size Kitap'ta okunmakta olanlardır.
Hayır adına her ne yaparsanız, elbette Allah onu bilir.
004.128-Eğer bir
Kadın, Kocasının Zulum ile Eziyet etmesinden veya Ondan yüz
çevirip uzaklaşmasından/ Umursamazlık/ İlgisizlik korkarsa,
Barış ile Aralarını bulup düzeltmekte
ikisi için de Sakınca yoktur. Barış daha
Hayırlıdır. Nefisler ise Bencilliğe Elverişlidir.
Eğer İyilik yapar ve ittiqa ederseniz, elbette Allah yapmakta
olduklarınızdan Haberdar'dır.
004.129-Kadınlar arasında
Adaleti sağlamaya ne kadar özen gösterirseniz de Güç yetiremezsiniz.
Öyleyse birine büsbütün Eğilim gösterip de öbürünü
Askıdaymış gibi bırakmayın. Eğer arayı
düzeltir ve ittiqa ederseniz, elbette Allah Gafur'dur, Rahim'dir.
004.130-Eğer İkisi
ayrılacak olurlarsa, Allah herbirine Genişlik Kaynaklarından
kazandırır. Allah Wasıy'dır, Hakim'dir.
004.131-Göklerde ve Yerde
ne varsa Allah'ındır. Andolsun, Biz Sizden önce Kitap verilenlere
ve Sizlere: "Allah'tan ittiqa edinin" diye tawsiye ettik. Eğer
küfrederseniz, elbette, Göklerde ve Yerde ne varsa Allah'ındır.
Allah, hiçbir şeye İhtiyacı olmayan, Hamd'e layık
olandır.
004.132-Göklerde ve Yerde ne varsa Allah'ındır.
Wekil olarak Allah yeter.
004.133-Eğer dilerse, ey İnsanlar, Sizi giderir ve
Başkalarını getirir. Allah, buna Güç yetirendir.
004.134-Kim Dünya Sewabını isterse,
Dünyanın da Ahiret'in de Sewabı Allah katındadır. Allah
İşiten'dir, Gören'dir.
XX 135-141
Münafıqların Düşmanla Birleşmesi
004.135-Ey İman edenler, kendiniz, Anne-babanız ve
Yakınlarınız aleyhinde bile olsa, Allah için Şahidler
olarak Adaleti Ayakta tutanlar olun. İster Zengin olsun, ister Fakir
olsun, çünkü Allah Onlara daha Yakındır. Öyleyse Adaletten dönüp
Hewanıza uymayın. Eğer Dilinizi eğip büker ya da yüzçevirirseniz,
elbette Allah, yaptıklarınızdan Haberdar'dır.
004.136-Ey İman edenler, Allah'a, Elçisine, Elçisine
indirdiği Kitab'a ve bundan önce indirdiği Kitab'a iman edin. Kim
Allah'ı, Meleklerini, Kitaplarını, Elçilerini ve Son Günü
İnkar ederse, elbette Uzak bir Sapıklıkla
sapıtmıştır.
004.137-Gerçek şu ki, iman edip sonra Küfredenler,
sonra yine inanıp sonra küfredenler sonra da Küfürleri artanlar... Allah
Onları bağışlayacak değildir. Onları
Doğruyola iletecek de değildir.
004.138-Münafıqlara Müjde ver: Onlar için gerçekten
Elîm bir Azab vardır.
004.139-Onlar, Mü'minleri bırakıp Kafirleri
Weliler edinirler. İzzet'i onların yanında mı
arıyorlar? Şüphesiz İzzet Allah'ındır.
004.140-O, Size Kitap'ta: " Allah'ın Ayetlerine
küfredildiğini ve Onlarla Alay edildiğini işittiğinizde,
Onlar bir başka Söze dalıncaya kadar, Onlarla oturmayın, yoksa
Siz de Onlar gibi olursunuz." diye indirdi. Doğrusu Allah,
Münafıqların da, Kafirlerin de tümünü Cehennem'de
toplayacak-olan'dır.
004.141-Onlar Sizi
gözetlemekteler. Size Allah'tan bir Fetih gelirse: "Sizinle birlikte
değil miydik?" derler. Ama Kafirlere bir Pay düşerse:
"Size Üstünlük sağlamadık mı, Mü'minlerden
Size(gelecekleri) önlemedik mi?" derler.
Allah, Qıyamet Günü aranızda hükmedecektir. Allah, Kafirlere
Mü'minlerin aleyhinde kesinlikle yol vermez.
XXI 142-152 Münafıqların
Sonu
004.142-Gerçek şu ki,
Münafıqlar, Allah'ı aldatmaktadırlar. Oysa O ,Onları
aldatandır. Salata kalktıkları zaman, isteksizce kalkarlar.
İnsanlara Gösteriş yaparlar ve Allah'ı çok az anarlar.
004.143-Arada bocalayıp
dururlar. Ne onlarla, ne bunlarla. Allah kimi saptırırsa,
artık Sen Ona Yol bulamazsın.
004.144-Ey İman
edenler, Mü'minleri bırakıp Kafirleri Weliler edinmeyin. Kendi
aleyhinizde Allah'a Apaçık olan Kesin bir Delil vermek ister misiniz?
004.145-Gerçekten
Münafıqlar, Ateş'in en Alt Tabakasındadırlar. Onlara bir
Yardımcı da bulamazsın.
004.146-Ancak Tewbe edenler,
Allah'a Sımsıkı sarılanlar ve Dinlerini Halis olarak Allah
için kılanlar başka. İşte Onlar Mü'minlerle beraberdirler. Allah, Mü'minlere Büyük bir
Ecr verecektir.
004.147-Eğer şükreder
ve inanırsanız, Allah Azabınızla ne yapsın? Allah
Şükrün Karşılığını verendir, Bilen'dir.
004.148-Allah Zulmedilenler
dışında, Kötü Sözün açıkca söylenmesini sevmez. Allah
İşiten'dir, Bilen'dir.
004.149-Bir Hayrı
açıklar ya da gizlerseniz veya bir Kötülüğü
bağışlarsanız, elbette Allah Affedici'dir, Güçyetiren'dir.
004.150-Allah'a ve Elçilerine
küfreden, Allah ile Elçilerinin arasını ayırmak isteyen ve
"Bazısına inanırız, bazısını
tanımayız" diyen ve bu
ikisi arasında bir Yol tutturmak isteyenler,
004.151-İşte Onlar, gerçekten Kafir olanlardır.
Kafirlere Aşağılatıcı bir Azab hazırladık.
004.152-Allah'a ve Elçisine inananlar ve Onlardan
Hiçbiri arasında ayrım yapmayanlar. İşte Onlara Ecirleri
verilecektir. Allah Gafur'dur, Rahim'dir.
XXII 153-162 Yahudilerin
Tecavüzleri
004.153-Kitap Ehli, Senden
kendilerine Gökten bir Kitap indirmeni istiyor. Musa'dan bundan daha Büyüğünü istemişlerdi.
Demişlerdi ki: "Bize Allah'ı Açıkca göster. Böylece
Zulumlerinden dolayı Onlara Yıldırım
çarpmıştı. Ardından kendilerine Apaçık Belgeler
geldikten sonra, Buzağıyı (İlah) edinmişlerdi. Yine
bundan dolayı da Onları affettik ve Musa'ya Apaçık olan İspatlayıcı bir Delil
verdik.
004.154-Kesinsöz vermeleri
dolayısıyla Tur'u üstlerine yükselttik ve Onlara: "Bu
Kapıdan Secde ederek girin" dedik ve Onlara: "Sebt'te Haddi
aşmayın" da dedik. Ve onlardan Kesinsöz aldık.
004.155-Onların kendi
Misaqlarını bozmaları, Allah'ın Ayetlerine
karşı küfretmeleri, Nebileri Haqsızca öldürmeleri ve:
"Qalplerimiz Örtülüdür" demeleri nedeniyle. Hayır, Allah,
Küfürleri dolayısıyla ona Damga vurmuştur. Onların
Azı dışında inanmazlar.
004.156-(bir de)
küfretmeleri ve Meryem'in aleyhinde Büyük Buhtanlar söylemeleri,
004.157-Ve: "Biz,
Allah'ın Elçisi Meryem oğlu Mesih İsa'yı
öldürdük" demeleri nedeniyle de. Oysa O'nu öldürmediler ve O'nu
asmadılar. Ama Onlara Benzeri gösterildi. Gerçekten O'na dair anlaşmazlığa
düşenler, Kesin bir Şüphe içindedirler. Onların bir Zanna
uymaktan başka buna İlişkin Hiçbir Bilgileri yoktur. O'nu Kesin
olarak öldürmediler.
004.158-Hayır, Allah
O'nu kendine refetti. Allah Aziz'dir, Hakim'dir.
004.159-Andolsun Kitap
Ehli'nden (kendisi) ölmeden önce O'na inanmayacak kimse yoktur(Ona
inanmalıdır). Qıyamet Günü, O da Onların
aleyhinde Şahid olacaktır.(Ehli Kitaptan
Hiçkimse Yok ki kendi Ölümünden önce İsa'ya
(getirdğii Mesaja) inanmak Zorunda olmasın.
004.160-Yahudilerin
yaptıkları Zulum ve bir çok Kişiyi Allah'ın Yolundan
alıkoymaları nedeniyle kendilerine Helal kılınmış
Güzel Şeyleri Onlara Haram kıldık.
004.161-Ondan
nehyedildikleri halde Riba almaları ve İnsanların
Mallarını Haqsızca yemeleri nedeniyle.. Onlardan Kafir
olanlara pek Elîm bir Azab hazırlamışızdır.
004.162-Ancak Onlardan
İlimde derinleşenler ile Mü'minler, Sana indirilene ve Senden önce
indirilene inanırlar. Salatı kılanlar, Zekatı verenler,
Allah'a ve Son Güne inananlar, işte Onlar, Biz Onlara Büyük bir Ecr
vereceğiz.
XXIII 163-171 Önceki
Kitaplarla Qur'an
004.163-Nuh'a ve O'ndan sonraki Nebilere wahyettiğimiz gibi Sana
da wahyettik. İbrâhim'e, İsmâil'e, İshaq'a, Yaqub'a, Sıbtlara, İsa'ya, Eyyub'a, Yunus'a, Harun'a ve Süleyman'a da wahyettik. Dâwud'a da Zebur verdik.
004.164-Ve Sana daha önceden
gerçekten Haberlerini aktardığımız Elçiler ile Sana
Haberlerini aktarmadığımız Elçiler'e de wahyettik. Allah Musa ile de konuştu.
004.165-Elçiler, Müjdeciler
ve Nezirler olarak (gönderildi.). Öyleki Elçilerden sonra
İnsanların Allah'a karşı Delilleri olmasın. Allah
Aziz'dir, Hakim'dir.
004.166-Fakat Allah, Sana
indirdiğiyle Şahidlik eder ki, O, bunu kendi İlmiyle
indirmiştir. Melekler de Şahiddirler. Şahid olarak Allah yeter.
004.167-Şüphesiz,
Küfredenler ve Allah Yolundan alıkoyanlar, gerçekten uzak bir
Sapıklıkla sapıtmışlardır.
004.168-Gerçek şu ki,
Küfredenler ve Zulmedenler, Allah Onları bağışlayacak
değildir, Onları bir Yola da iletecek değildir.
004.169-Ancak, onda Ebedi
kalmaları için Cehennem Yoluna. Bu da Allah'a pek Kolaydır.
004.170-Ey İnsanlar,
şüphesiz Elçi Size Rabb'inizden
geldi. Öyleyse İman edin, Sizin için Hayırlıdır. Eğer
küfrederseniz, elbette Göklerde olanların ve Yerde olanların Tümü
Allah'ındır. Allah Bilen'dir, Hakim'dir.
004.171-Ey Kitap Ehli,
Dininiz konusunda Guluv etmeyin. Allah'a karşı Gerçek olandan
başkasını söylemeyin. Meryemoğlu
Mesih İsa, ancak Allah'ın
Elçisi ve Kelimesi'dir. O'nu Meryem'e
yöneltmiştir ve O'ndan bir Ruh'tur. Öyleyse
Allah'a ve Elçisine
inanınız, "Üçtür" demeyiniz. Kaçının, Sizin için
bu Hayırlıdır. Allah, ancak bir Tek İlah'tır. O'na
bir Çocuk olmaktan O Yüce'dir. Göklerde ve Yerde her ne varsa O'nundur .
Wekil olarak Allah yeter.
XVIV 172-176 İsanın
Peygamberliği
004.172-Mesih te,
Yakınlaştırılmış Melekler de, Allah'a Kul
olmaktan kesinlikle kaçınmazlar. Kim O'na İbadet etmekten
kaçınırsa ve Büyüklenme gösterirse Onların Tümünü Huzurunda
toplayacaktır.
004.173-Ama İman
edenler ve Salih Çalışmalarda bulunanlar, Onlara Ecirlerini
Eksiksiz ödeyecek ve Onlara kendi Fadlından ekleyecektir de.
Kaçınanlar ve Büyüklenenler, Onları Elim bir Azabla
azablandıracaktır ve kendileri için Allah'tan başka bir Weli ve
Yardımcı da bulamayacaklardır.
004.174-Ey İnsanlar,
Rabb'inizden Size Burhan geldi ve Size Apaçık bir Nur indirdik.
004.175-İşte
Allah'a inananlar ve O'na sarılanlar, Onları kendisinden olan bir
Rahmetin ve bir Fadlın içine yerleştirecektir. Kendisine varan
Dosdoğru bir Yola iletecektir.
004.176-Senden Fetwa
isterler. De ki: Allah Kelalenin Mirasına ilişkin Hükmü
açıklar: Ölen kişinin Çocuğu yok da Kızkardeşi varsa
,geride bıraktıklarının yarısı
Kızkardeşinindir. Ama Kızkardeşinin Çocuğu yoksa,
kendisi Ona Mirascı olur. Eğer Kızkardeşi İki ise
geride bıraktıklarının Üçteikisi onlarındır. Ama
Erkekler ve Kız kardeşler varsa bu durumda Erkek için Dişinin
iki Payı vardır. Allah şaşırmayasınız diye
açıklar. Allah Herşeyi Bilendir.
Qur'anu'l Hakîm (Qur'ane'n A'rabiyyen)
004 Nisa |
|||
|
|||
|
|||
|
|||
|
|||
|
|||
|