Mekkî Wahy
610-622
057.012 /YUSUF
Esirgeyen
Bağışlayan Allah'ın adıyla
I Suçluların Cezası :1-6
012.01- Elif Lam Ra.
Bunlar Apaçık Kitab'ın
Ayetleri’dir.
012.02- Gerçekten Biz aqledersiniz
diye, O'nu Arapça bir Qur'an olarak indirdik.
012.03- Biz bu Qur'an'ı
Sana wahyetmemizle, En Güzel Qıssaları
Gerçek bir Haber olarak Sana aktarmaktayız. Oysa Sen, daha önce, bundan Haberi olmayanlar’dandın.
012.04- Hani Yusuf
Babası’na: "Babacığım, Gerçekten Ben
Onbir Kewkeb’i
(bak:37.6), Güneş’i ve Ay’ı gördüm. Onlar’ı Bana
Secde etmektelerken gördüm" demişti.
012.05- (Babası) Demişti ki: "Oğlum, Rü’ya’nı Kardeşleri’ne anlatma, yoksa Onlar Sana bir Tuzak
düzenleyeceklerdir. Çünkü Şeytan,
İnsan’a Apaçık bir Düşman’dır."
012.06- "Böylelikle Rabb'in Seni Seçkin
kılacak, Sözler’in Te'wili’nden
Sana öğretecek ve daha önce Atalar’ın İbrâhim
ve İshâq'a ona tamamladığı gibi Senin ve Ya’qub
Ailesi'nin üzerindeki Ni’meti’ni tamamlayacaktır.
Elbette Rabb'in Bilen'dir, Hakim'dir.
II Yusuf'a Qasd
: 7-20
012.07- Andolsun, Yusuf ve Kardeşleri’nde soranlar için
Ayetler var’dır.
012.08- Onlar şöyle demişti: "Yusuf ve Kardeşi Babamız’a
Biz’den daha Sevgili’dir, oysa Biz, birbirini pekiştiren bir Topluluğuz.
Gerçekte Babamız açık bir bir Şaşkınlık
içindedir."
012.09- "Yusuf'u
öldürün veya O'nu bir Yer’e atın ki Babanız’ın Yüzü
yalnızca Size kalsın. Ondan sonra da Salih bir Topluluk olursunuz."
012.10- Onlar’dan bir
Sözcü dedi ki: "Eğer yapacaksanız, öldürmeyin Yusuf'u, O’nu Kuyu’nun Derinlikleri’ne bırakıverin de bir Yolcu
Kafilesi O’nu alsın."
012.11- "Ey Babamız" dediler. "Sana
ne oluyor, Yusuf'a karşı Bize
güvenmiyor musun? Oysa Gerçekte Biz Onun İyiliğini isteyenleriz."
012.12- "Sen O’nu Yarın Bizimle gönder,
dilediğince yesin, oynasın. Elbette Biz O’nu koruruz."
012.13- Dedi ki: "Sizin O’nunla
gitmeniz gerçekten Beni üzer ve Siz O’ndan habersiz iken onu Kurt’un yemesinden
korkuyorum."
012.14- Dediler ki: "Andolsun,
Biz birbirini kollayan bir Topluluk iken, Kurt O’nu yerse, bu durumda elbette Qayb’a uğrayan oluruz."
012.15- Nitekim O’nu götürdükleri ve O’nu Kuyu’nun
Derinlikleri’ne atmaya Topluca davrandıkları zaman, Biz de O’na wahyettik: "Andolsun Sen Onlar’a kendileri, farkında değilken bu yaptıklarını Haber
vereceksin."
012.16- Akşamüstü ağlar durumda Babaları’na geldiler.
012.17- Dediler ki: "Ey Babamız, gerçek şu
ki, Biz gittik, yarışıyorduk. Yusuf'u
da Yiyeceklerimiz’in yanında bırakmıştık. Fakat O’nu
Kurt yedi. Ama Biz Doğru’yu söyleyenler olsak bile Sen Bize inanacak
değilsin."
012.18- Ve üzerine Yalan’dan Kan olan Gömleği’ni
getirdiler. "Hayır" dedi. "Nefsiniz, Sizi yanıltıp bir İş’e
sürüklemiş. Bundan sonra (bana düşen) Güzel bir Sabır’dır. Sizin bu
düzdüklerine karşı Yardım istenecek olan Allah'tır."
012.19- Bir Yolcu Kafilesi geldi, Sucuları’nı
gönderdiler. O da Kovası’nı sarkıttı. "Hey, müjde... Bu bir Çocuk."
dedi. Ve O'nu Ticaretlik bir Mal olarak sakladılar. Oysa Allah, yapmakta
olduklarını Bilen'di.
012.20- O’nu Ucuz bir Fiyat’a, sayısı Belli
Dirhem’e sattılar. Onlar O’nu pek önemsemediler.
III Yusuf'un Metaneti: 21-29
012.21- O’nu satın alan bir Mısırlı Karısı’na,
"O’nun yerini Üstün tut. Umulur ki Bize Yararı dokunur. Ya da O’nu Ewlat ediniriz."
dedi. Böylelikle Biz Yusuf'u
Yeryüzü’nde yerleşik kıldık. O’na Olaylar’ın Te’wili’nden öğrettik. Allah Emr’inde
Galip olan’dır, ancak İnsanlar’ın
Çoğu bunu bilmezler.
012.22- Erginlik Çağı’na erişince kendisine
Hüküm ve İlim verdik. İşte Biz İyilik yapanlar’ı
böyle ödüllendiririz.
012.23- O’nun Evi’nde kalmakta olduğu Kadın O’ndan
Murad almak istedi ve Kapıları sımsıkı kapatarak:
"İsteklerim Senin içindir/tümüyle Sana aidim, gelsene." dedi. Dedi
ki: "Allah'a sığınırım. Çünkü O Benim Rabb'imdir. Yerimi Güzel tutmuştur. Elbette
Zalimler Kurtuluş’a ermez."
012.24- Andolsun Kadın
O’nu arzulamıştı. Eğer Rabb'inin Kesin Kanıtı’nı görmeseydi O da O’nu
arzulamıştı. Böylelikle Biz O’ndan Kötülüğü ve Fuhş’u
geri çevirmek için (oldu). Çünkü O Muhsin Kullarımız’dandı.
012.25- Kapı’ya doğru İkisi de koşmuşlardı. Kadın
O’nun Gömleği’ni Arka’dan çekip yırttı. Kapı’nın yanında Kadın’ın Efendi’siyle
karşılaştılar. Kadın dedi ki: "Aile’ne Kötülük isteyenin Zindan’a
atılmaktan veya Acıklı bir Azab’tan başka Ceza’sı ne
olabilir?"
012.26- Dedi ki: " O’nun kendisi Ben’den Murad
almak istedi." Kadın’ın Yakınları’ndan bir Şahid
Şahitlik etti. "Eğer Onun Gömleği
Ön taraf’tan yırtılmışsa bu
durumda Kadın Doğru’yu söylemiştir, kendisi ise Yalan söylemiştir."
012.27- "Yok eğer O’nun Gömleği Arka’dan
çekilip yırtılmışsa bu durumda Kadın Yalan söylemiştir ve kendisi Doğru’yu
söyleyenlerdendir."
012.28- O’nun Gömleği’nin Arka’dan çekip
yırtıldığını gördüğü zaman : "Doğrusu bu Sizin Düzeniniz’dendir.
Gerçekten Sizin Düzeniniz büyük’tür."(dedi.)
012.29- "Yusuf
Sen bundan yüz çevir. Sen de Günahı’ndan dolayı bağışlanma dile. Doğrusu Sen Günahkarlar’dan oldun."
IV Yusuf'un Hapsi: 30-35
012.30- Şehir’de Kadınlar: "Aziz'in
Karısı kendi Uşağının Nefsi’nden murad almak
istiyormuş. Öyleki Sevgi O’nun Bağrına sinmiş. Biz
doğrusu O’nu Açıkça bir Sapıklık içinde görmekteyiz." dediler.
012.31- Onlar’ın
Düzenleri’ni işitince (onu) onlar’a yolladı, oturup
dayanacakları Yerler hazırladı ve herbirinin Eli’ne
Bıçak verdi. "Çık onlara " dedi. Böylece Onlar O’nu görunce büyük bir Varlık sandılar ve Elleri’ni keserek
"Allah’ı Tenzih ederiz bu bir Beşer değil’dir. Bu gerçekten Üstün bir
Melek’ten başkası değil’dir. " dediler.
012.32- Kadın dedi ki : "Beni hakkında
kınadığınız işte budur. Andolsun O’nun Nefsi’nden Ben
Murad istedim, O ise korundu. Ve andolsun
eğer O kendisine emrettiğimi yapmayacak olursa elbette Zindan’a atılacak ve
elbette Küçük Düşürülenler’den olacak."
012.33- Dedi ki: "Rabb'im, Zindan, bunların
Beni kendisine çağırdıkları Şey’den Bana daha Sevimli’dir. Onların kurdukları
Düzen’i Ben’den uzaklaştırmazsan, Onlar’a eğilim
gösterir, Cahiller’den olurum."
012.34- Böylece Rabbi, O’nun Duası’nı qabul etti ve Onlar’ın Düzenleri’ni
kendisinden uzaklaştırdı. Çünkü O, İşiten'dir, Bilen'dir.
012.35- Sonra Onlar’a
Delilleri’ni göstermelerinin ardından, O’nu belli bir vakte kadar kaçınılmaz
olarak Zindan’a atmak Görüşü belirdi.
V Yusuf'un Zindan Arkadaşları :36-42
012.36- O’nunla birlikte
İki Genç de Zindan’a girmişti. Onlar’dan Bir’i:
"Ben kendimi Şarap sıkıyorken gördüm." dedi. Öbürü de: "Ben de
kendimi Başımın üstü’nde Ekmek taşıyorken gördüm, Kuş da O’ndan yemekteydi"
dedi. "Bunun Te'wili’nden Bize haber ver.
Doğrusu Biz Seni İyilik Yapanlar’dan görmekteyiz."
012.37- Dedi ki: "Size rızıqlanacağınız
bir Yemek gelecek olsa, Ben elbette Size daha gelmeden önce onun ne olduğunu
haber veririm. Bu, Rabbim’in Bana
öğrettiklerindendir. Doğrusu Ben, Allah'a iman etmeyen, Ahiret’i de tanımayanların ta kendileri olan bir Qawm’in Milleti’ni terkettim."
012.38- "Atalarım İbrâhim'in, İshâq'ın ve Ya’qub'un Milleti’ne uydum. Allah'a şirk koşmamız Bizim için
olacak şey değil. Bu, Bize ve İnsanlar’a Allah'ın Fadlı’dır. Ancak İnsanlar’dan
çoğu şükretmezler."
012.39- "Ey Zindan Arkadaşları’m,
birbirinden ayrı Rabbler mi daha Hayırlı’dır, yoksa Kahhar olan bir Tek Allah mı?"
012.40- "Sizin Allah'tan başka taptıklarınız,
Allah'ın kendileri hakkında hiçbir Delil indirmediği , Sizin ve Atalarınız’ın adlandırdıklarınızdan başkası değildir. Hüküm
yalnızca Allah'ındır. O kendisinden başkasına kulluk etmemenizi emretmiştir.
Dosdoğru olan Din işte budur. Ancak İnsanlar’ın çoğu
bilmezler.
012.41- "Ey Zindan Arkadaşları’m,
ikinizden Bir’i Rabbinize Şarab içirecek. Diğeri ise
asılacak, Kuş O’nun Başından yiyecek. İşte hakkında Fetwa
istemekte olduğunuz İş olup bitmiştir."
012.42- İkisinden kurtulacağını sandığı Kişi’ye
dedi ki: "Rabb’inin katında Beni an." Fakat Şeytan Rabb’ine hatırlatmayı O’na unutturdu. Böylece daha Nice Yıllar
Zindan’da kaldılar.
VI Firawun'un
Rüyaları: 43-49
012.43- Melik "Ben Yedi Besili İnek
görüyorum. Bunları Yedi Zayıf İnek yiyor. Bir de Yedi Yeşil Başak ve diğerleri ise Kupkuru. Ey Önde gelenler.
Eğer Rüya yorumluyorsanız Benim bu Rüyam’ı
çözün." dedi.
012.44- Dediler ki: "Karmakarışık Düşler’dir. Biz böyle Düşler’in Te'wili’ni bilenler değiliz."
012.45- O İki kişi’den kurtulmuş olanı Nice zaman
sonra hatırladı ve "Ben bunun Te'wili’ni Size
bildiririm; hemen Beni gönderin " dedi.
012.46- "Yusuf,
ey Doğru, Yedi Besili İneği Yedi Zayıf’ın yediği ve Yedi Yeşil Başak’la
diğerleri Kuru olan Rüya konusunda bize fetwa ver.
Umarım ki İnsanlar’a da dönerim, belki Onlar öğrenmiş olurlar."
012.47- Dedi ki: "Siz Yedi Yıl önceleri gibi
Ekin ekin. Yediğiniz az bir Kısmı dışında
biçtiklerinizi Başağı’nda bırakın."
012.48- "Sonra bunun arkasından Zorlu Yedi
Yıl gelecektir. Saklaladığınız az bir miktar dışında
daha önce biriktirdiğinizi yiyip
bitirecektir."
012.49- "Sonra bunun arkasından bir Yıl
gelecektir ki İnsanlar, Onlar bol bol Yağmur’a
kavuşturulacak ve onda sıkıp sağacaklar."
VII Yusuf'un Yükselişi: 50-57
012.50- Melik dedi ki: "O'nu Bana
getirin." O’na Elçi geldiğinde "Rabb’ine dön ve O’na soruver. Elleri’ni
kesen o Kadınlar’ın Durumu neydi? Doğrusu benim Rabb'im
onların Düzenleri’ni gerçekten Bilen'dir."
012.51- "Yusuf'un
Nefsi’nden Murad almak istediğinizde Sizin Durumunuz
neydi?" dedi. Onlar "Allah için Haşa dediler. Biz O’ndan Hiçbir
Kötülük görmedik." Aziz'in
Karısı dedi ki: "İşte şu anda Gerçek ortaya çıktı. O'nun Nefsi’nden
Ben murad almak istemiştim. O ise Doğru’yu söyleyenler’dendir."
012.52- Bu, Yokluğunda Gerçekten kendisinin ihanet
etmediği ve gerçekten Allah'ın İhanet edenler’in Düzenler’ini boşa çıkardığını bilip öğrenmesi içindi.
012.53- "Ben
Kendimi temize çıkarmam. Çünkü gerçekten Nefs Rabb'imin kendisi esirgediği dışında Kötülüğü
emredendir. Elbette benim Rabb'im Gafur'dur, Rahim'dir."
012.54- Melik dedi ki: "O'nu Bana
getirin. O’nu kendime Bağlı kılayım." O’nunla
konuştuğunda da dedi: "Sen Bugün Bizim yanımızda Önemli bir yere sahibsin, Güvenilir’sin."
012.55- Dedi ki: "Beni Yer’in Hazineleri
üzerine kıl. Çünkü Ben iyi Koruyucu’yum, Bilen’im."
012.56- İşte böylece Arz’da Yusuf'a Güç ve İmkan verdik. Öyle ki onda dilediği Yer’e konakladı. Biz kime dilersek Rahmetimiz’i
nasip ederiz ve İyilik yapanlar’ın Ecri’ni
kaybetmeyiz.
012.57- Ahiret’in
Karşılığı ise İman edenler ve Taqwa’da bulunanlar
için daha Hayırlı’dır.
VIII Yusuf'un kardeşlerine yardımı: 58-68
012.58- Yusuf'un
Kardeşler’i gelip yanına girdiler. Onlar O’nu
tanımadıkları halde kendisi Onlar’ı hemen tanıdı.
012.59- Onlar’ın Erzaq Yükleri’ni hazırlayınca dedi ki: "Bana Babanız’dan olan Kardeşiniz’i
getirin. Görmüyor musunuz Ben Ölçü’yü tam tutarım ve Ben Konuksevenler’in
en Hayırlısı’yım."
012.60- "Eğer O’nu Bana getirmeyecek
olursanız artık Benim katımda Size bir Ölçek yoktur. Ve Bana da
yaklaşmayın."
012.61- Dediler ki: "O’nu Babası’ndan
istemeye çalışacağız ve her halde Biz bunu yapabileceğiz."
012.62- Yardımcıları’na da dedi ki:
"Sermayeleri’ni Yükleri’nin içine koyun. İhtimal ki Aileleri’ne
döndüklerinde O’nun farqına varırlar da belki
dönerler."
012.63- Böylelikle Babaları’na döndükleri zaman
dediler ki."Ey Babamız, Ölçek Biz’den engellendi. Bu durumda Kardeşimiz’i Bizimle gönder de Erzaq’ı
alalım. O’nu Biz elbette koruyacağız."
012.64- Dedi ki: "Daha önce Kardeş’i
konusunda Size güvendiğimden başka O’nun hakkında Size güvenir miyim? Allah en
Hayırlı Koruyucu’dur. O Esirgeyenler’in
Esirgeyici'sidir.'
012.65- Erzaq Yükleri’ni
açıp da Sermayeleri’nin kendilerine geri verilmiş olduğunu bulduklarında
dediler ki: "Ey Babamız, daha neyi arıyoruz işte Sermaye’miz Bize geri
verilmiş, Ailemiz’e Erzaq
getiririz. Kardeşimiz’i koruruz ve bir Deve
Yükü’nü de ilave ederiz. Bu Az bir
Ölçek’tir."
012.66- "Bana Etrafınızın Çepeçevre
kuşatılması dışında O’nu ne olursa olsun kesinlikle Bana getireceğinize dair Allah Adı’na kesin
bir Söz verinceye kadar O’nu Sizinle asla gönderemem, " dedi. Böylelikle
O’na Onlar Kesin bir Söz verince dedi ki: "Allah söylediklerinize karşı Wekil’imdir."
012.67- Ve dedi ki: "Ey Çocuklar’ım
Tek bir Kapı’dan girmeyin, ayrı ayrı Kapılar’dan girin. Ben Size Allah'tan Hiçbir şey’i
sağlayamam. Hüküm yalnızca Allah'ındır.
Ben O’na tewekkül ettim. Tewekkkül
edenler de yalnızca O'na tewekkül etmelidiler."
012.68- Babaları’nın kendilerine emrettiği Yer’den
girdiklerinde Ya’qub'un Nefsi’ndeki Dileği
açığa çıkarması dışında Onlar’a Allah'tan gelecek
olan Hiçbir Şey’i sağlamadı. Gerçekte O kendisine öğrettiğimiz için bir İlim
Sahibi idi. Ancak İnsanlar’ın çoğu bilmezler.
IX Yusuf'un Öz Kardeşi: 69-79
012.69- Yusuf'un
yanına girdikleri zaman O Kardeşi’ni Bağrına bastı. "Ben"
dedi, "Senin gerçekten Kardeşin’im, artık Onlar’ın yaptıklarına üzülme."
012.70- Onlar’ın Erzaq Yükleri’ni kendilerine hazırlayınca da Sukabı’nı Kardeş’inin
Yük’ü içinde bıraktı. Sonra bir Münâdi seslendi. "Ey Kafile! Siz gerçekten
Hırsız’sınız."
012.71- Onlar’a doğru
yönelerek "Neyi kaybettiniz?" dediler.
012.72- Dediler ki: "Melik'ın
Sutası’nı kaybettik. Kim onu getirirse bir Deve Yükü
vardır. Ben de buna Kefil’im."
012.73- "Allah Adı’na Hayret" dediler.
"Siz de bilmişsiniz ki Biz buraya fesat çıkarmak için gelmedik ve Biz
Hırsız değiliz."
012.74- "Öyleyse" dediler, "Eğer Yalan söylüyorsanız
Ceza’sı nedir?"
012.75- "Bunun Ceza’sı Yük’ünde bulunanın Ceza’sı Kendisidir. İşte
Biz Zalimler’i böyle cezalandırız.
" dediler.
012.76- Ve böylece Kardeşi’nin Kabı’ndan önce Onlar’ın
Kapları’na başladı. Sonunda da O’nu Kardeşi’nin
Kabı’ndan çıkardı. İşte Biz Yusuf
için böyle bir Düzen düzenledik. Melik'in Dini’nde Kardeşi’ni
alıkoyamazdı. Ancak Allah'ın dilemesi başka. Biz dilediğimizi Dereceler’le yükseltiriz. Ve Her Bilgi Sahibi’nin üstünde
daha iyi bir Bilen vardır.
012.77- Dediler ki: "Şayet çalmış bulunuyorsa
bundan önce O’nun Kardeş’i de
çaldı." Yusuf bunu kendi içinde
saklı tuttu. Bunu Onlar’a
açıklamadı. "Siz daha Kötü bir konumdasınız" dedi. Sizin düzmekte
olduklarınızı Allah daha iyi bilir.
012.78- Dediler ki: "Ey Wezir,
gerçek şu ki: Bunun Yaşlı bir Babası var. O'nun yerine Biz’den birini alıkoy.
Doğrusu Biz Seni İyilik yapanlar’dan
görmekteyiz."
012.79- Dedi ki: "Eşyamız’ı
kendisinde bulduğumuzun dışında birisini alıkoymamızdan Allah'a sığınırız.
Yoksa bu durumda elbette Biz Zalim oluruz."
X Yusuf'un kendini tanıtması :80-93
012.80- O’ndan Umutları’nı kestikleri zaman kendi
aralarında konuşmak üzere bir yana çekildiler. Onlar’ın
Büyükleri dedi ki: "Babanız’ın Size Karşı Allah
Adı’na Kesin bir Söz aldığını ve daha önce Yusuf konusunda yaptığımız
Aşırılığı bilmiyor musunuz? Artık Ben ya Babam Bana
izin verinceye veya Allah Bana ilişkin Hüküm verinceye kadar Yer’den Kesin
olarak ayrılamam. O Hükmedenler’in en Hayırlı’sıdır."
012.81- "Dönün Babanız’a
ve deyin ki: "Ey Babamız, Senin Oğlun gerçekten Hırsızlık etti. Biz
bildiğimizden başkasına Şahidlik etmeyiz. Biz Gayb’ın Kollayıcıları değiliz."
012.82- "İçinde olduğumuz Şehr’e
sor. Hem kendisiyle geldiğimiz Kervan’a
da. Biz gerçekten Doğru’yu söyleyenleriz."
012.83- "Hayır" dedi. "Nefsiniz
Sizi yanıltıp bir İş’e sürüklediniz. Bundan sonra Bana düşen Güzel bir
Sabır’dır. Umulur ki Allah Onlar’ın Tümü’nü Bana
getirir. Çünkü O Bilen'dir, Hakim'dir."
012.84- Ve Onlar’dan yüz
çevirdi. Ve "Ey Yusuf'a karşı Kahrım" dedi ve Gözler’i Üzüntüsü’nden karardı. Yutkundukca
yutkunuyordu.
012.85- "Allah Adına Hayret" dediler,
"Hala Yusuf'u anıp durmaktasın. Sonunda hastalanacaksın ya da Helak’a uğrayanlar’dan
olacaksın."
012.86- Dedi ki: "Ben dayanılmaz Kahrım’ı ve Üzüntüm’ü yalnızca
Allah'a şikayet ediyorum. Ben Allah'tan Sizin bilmediğinizi biliyorum."
012.87- "Oğullar’ım
gidin de Yusuf ile Kardeşi’nden bir Haber getirin.
Allah'ın Rahmeti’nden Umut kesmeyin. Çünkü Kafirler Toplulu’ğundan
başkası Allah'ın Rahmeti’nden Umut kesmez."
012.88- Böylece O’nun Huzuru’na girdikleri zaman
dediler ki: "Ey Wezir, Bize ve Ailemiz’e Şiddetli
bir Darlık dokundu. Önemi olmayan bir Sermaye ile geldik. Bize artık Ölçeği tam
olarak ver ve İlave bir Bağış’ta bulun. Şüphesiz Allah Tasadduq’ta
bulunanlar’a Karşılığını verir."
012.89- "Sizler Cahiller iken Yusuf'a ve Kardeşi’ne ne yaptığını biliyor musunuz?"
012.90- "Sen gerçekten Yusuf'sun öyle mi?",dediler. "Ben Yusuf'um" dedi."Bu da Kardeşim’dir, Doğrusu Allah lutuf’ta bulundu. Gerçek şu ki kim ittiqa
eder sabrederse elbette Allah İyilik’te bulunanlar’ın
Karşılığını boşa çıkarmaz."
012.91- Dediler ki: "Allah Adı’na
Hayret." Allah Seni gerçekten Bize karşı tercih edip seçmiştir. Ve Biz
gerçekten Hata’ya Düşenler’den idik."
012.92- Dedi ki: "Bugün Size karşı Kınama
yoktur, sizi Allah bağışlasın, O Merhametliler’in
Merhametlisi’dir."
012.93- "Bu Gömleğim’le gidin de Babam’ın
Yüzü’ne sürün. Gözü görür hale gelir. Bütün Ailenizi de Bana getirin."
XI İsrail Mısır'da: 94-102
012.94- Kafile ayrılmaya başladığı zaman Babaları
dedi ki: "Eğer Beni bunamış sanıyorsanız inanın Yusuf'un Kokusu’nu
buluyorum.
012.95- "Allah Adı’na Hayret" dediler.
"Sen hala geçmişteki Yanlışlığındasın."
012.96- Müjdeci gelip de O’nun Yüzü’ne sürüp de
Göz’ü görür olarak dönüverdi. Dedi ki: "Ben Sizin bilmediğini Allah'tan
biliyorum demedim mi?"
012.97- "Ey Babamız, Bizim için Günahlarımız’ın bağışlanmasını dile. Biz gerçekten Hata’ya
düşenlerdendik" dediler.
012.98- İlerde Sizin için Rabbim’den
Bağışlanma dilerim. Çünkü o Gafur'dur, Rahim'dir," dedi.
012.99- Böylece Onlar Yusuf'un yanına girdikleri zaman Annesi’ni Babası’nı Bağrına bastı
ve "Allah'ın dilemesi ile Mısır'a Güvenlik içinde giriniz."
012.100- Babası’nı ve Annesi’ni Taht’a çıkarıp
oturttu. O’nun için Secde’ye kapandılar. Dedi ki: "Ey Babam bu daha önceki
Rüyam’ın Te'wili’dir.
Doğrusu Rabb'im O’nu Gerçek kıldı. Bana İyilik etti. Çünkü Beni Zindan’dan
çıkardı.Şeytan Benim’le Kardeşim’in arasını açtıktan
sonra Çöl’den Sizi getirdi. Elbette Benim Rabb'im dilediğini ince düzenleyip
Tedbir edendir. Bilen'dir, Hakim'dir.
012.101- Rabb'im Sen Bana Mülk’ten verdin. Olaylar’ın Te'wli’nden de
öğrettin. Gökler’in ve Yer’in Yaratıcısı Dünya’da da Ahiret’te de Benim Weli’m Sen’sin.
Müslüman olarak Benim Hayatım’a son ver ve Beni Salih
olanlar’ın arasına kat."
XIII Bir Ders: 103- 111
012.102- Bu Sana wahyettiğimiz
Gayb Haberleri’ndendir. Yoksa Onlar o Hileli Düzeni
kurarlarken yapacakları iş’e Topluca qarar verdikleri
zaman Sen yanlarında değildin.
012.103- Sen Şiddetle arzu etsen bile İnsanlar’ın Çoğu inanacak değildir.
012.104- Oysa ki Sen buna karşı Onlar’dan
bir Ücret’te istemiyorsun. O Alemler için yalnızca bir Öğüt ve Hatırlatma’dır.
012.105- Gökler’de ve
Yer’de nice Ayetler vardır ki üzerlerinden geçerler de Onlar ona Sırtları’nı
çevirip giderler.
012.106- Onlar’ın Çoğu
Allah'a inanmazlar da. Ancak şirk katmaktalar Onlar.
012.107- Şimdi bunlar kendilerine Allah'ın Azabı’ndan
bir Bürüme’nin gelmesinden veya Onlar’ın
hiç Haberleri yokken Qıyamet’in Onlar’a
ansızın gelmesinden kendilerini Güven’de mi buldular?
012.108- Dedi ki: "Bu Benim Yolum’dur.
Bir Basiret üzere Allah'a Dawet ederim. Ben ve Bana
uyanlar da Allah'ı tenzih ederim. Ben Müşrikler’den
değilim."
012.109- Biz Sen’den önce Şehirler Halkı’na kendilerine
wahyettiğimiz Kimseler dışında gördermedik.
Hiç Arz’da dolaşmıyorlar mı ki kendilerinden öncekiler’in
nasıl bir sona uğradıklarını görmüş olsunlar. İttiqa
edenler için Ahiret Yurdu daha Hayırlı’dır.
Siz yine de aqletmeyecek misiniz?
012.110- Öyle ki Elçiler umutlarını kesip de artık
Onların gerçekten yalanladıklarını sandıkları bir sırada Onlar’a
Yardım’ımız gelmiştir. Biz kimi dilersek O kurtulmuştur. Mücrimler
Topluluğu’ndan Zorlu Azabımız Kesin olarak geri çevrilmeyecektir.
012.111- Andolsun Onlar’ın Qıssaları’nda Ulu’l-Elbâb için İbretler vardır.
Uydurulan bir Söz/ Hadis değildir. Ancak kendinden öncekilerin Doğrulayıcısı, Herşey’in Açıklaması
ve İnananlar için bir Hidayet ve
Rahmet’tir.
Qur'anu'l Hakîm (Qur'ane'n A'rabiyyen)
012 Yusuf |
|||
|
|||
|
|||
|
|||
|
|||
|
|||
|