2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010
02
Ekim 2006/10.Cüz'den
‘Bâbil’in,
Medâin’in Yakınları’nda ,Arzı’n
Merkez’i olarak
İnşâ edilmişti Bağdad.. Wasat
Ümmet’in Hâdim-i Haremeyn’i..
1200ler’in Zorlu Yılları’nda İşgâl’i Dâim olamayan, Bağdat’ın Dönüştürücü Sihri’ni Tanık oldu Târih.. Günler dönüyor,
başladığı Nokta’yla bitişiyor. ‘Yeni Zamanlar Fir’awnı’nın Gidişi pek Farqlı mı olacak sanırsınız? Allâh
Ni’meti’ni Öteki ile Tağyir’e kalkışmamış bir Halq’a niye çok görsün? Deniz
Aşırı Güçleri’ni Haremimiz’e süren Şeytânî
İrâde, Utanmaz bir Edâ ile Ferman Buyuruyor Âlemîn’e: ’Müslümanlar’ı Dinler’i aldattı.’ Dâbbe Cenneti’nden çıkarmak
istediği Halq’ın Kulakları’na ‘Sonsuz
Özgürlük’ (!) fısıldıyor.
Sûre-i Enfâl’in Aşağı’ya alıntıladığım
Âyetler’i, bir Ramazan Günü’nde Bedir’de
Darmadağın edilen Müşrik Güçler haqqında böyle konuşuyordu. ‘Bedir Ordus’u’ Tasfiye olur mu hiç?
Melekler’in içinde olduğu bir Savaş’ta Hezimet Mümkün mü? Şerr, bilemediğimiz Hayırlar’a
Gebe olamaz mı? Ramazan Duâ’sı ile Sâhib-i
Zaman’a İltica ediyoruz.
Alıntı:
‘Münâfıqlar*
ve Qalpleri’nde* Hastalık *bulunanlar şöyle diyorlardı: "Bunları Dinler’i*
aldattı. Oysa kim
Allâh'a Tewekkül* ederse, elbette Allâh Azîz'dir*, Hakîm'dir.* /Melekler’i*,
Onlar’ın Yüzleri’ne* ve Arkaları’na* vurarak: "Yakıcı Azâb’ı* tadın" diye o Küfredenler’in* Canları’nı*
alırken görmeliydin." Bu Elleriniz’in* önceden Günahlar
Taqdim etmesi ve Allâh'ın* gerçekten Kullar’a Zulmedici* olmamasındandır. / Fir'awn
Âilesi’nin ve Onlar’dan Öncekiler’in Gidiş’i * gibi olacak sonları. Allâh'ın Âyetleri’ne* küfrettiler
de , Allâh Onlar’ı Günahları’ndan* dolayı yakaladı. Elbette Allâh Büyük Quwwet*
Sâhibi’dir, Sonuçlandırma’sı* Şiddetli’dir. /Nedeni şu: Bir Qawim*,
kendinde olanı* değiştirinceye* dek Allâh, O’na Ni’met* olarak bağışladığını
değiştirecek değildir. Allâh Elbette İşiten'dir*, Bilen'dir*. /Fir'awn
Âile'sinin ve Onlar’dan Öncekiler’in Gidiş’i gibi. Onlar Rabb'lerinin
Âyetleri’ni yalanladılar*, Biz de Günahlar’ı* dolayısıyla onlar’ı Helak* ettik.
Fir'awn Ordusu’nu* Su’da boğduk*. Onlar’ın hepsi Zulmedenler’di*. /Allâh
katında Yeryüzü’nde Debelenenler’in* en Kötüsü, şüphesiz Küfredenler’dir*, Artık
onlar inanmazlar*. /Bunlar içlerinden Anlaşma* yaptığın kimselerdir
ki, sonra her defasında Ahidleri’ni* bozarlar. Onlar İttiqa* etmezler. /Bundan
dolayı Savaş’ta onlar’ı yakalarsan, öyle darmadağın* et ki, onlar’la
arkalarından gelecek olanlar Umulur ki
İbret* alırlar. Eğer bir Qawm’in İhânet* edeceğinden korkarsan, Sen
de Açık ve Âdil* bir tutumla at. Gerçekten Allâh, İhânet edenler’i*
sevmez.(el-Enfâl/049-058)