XVIII.Cüz

2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010

2011

21 Ekim 2005/18.Cüz'den

‘Müflih Mü’minler’i Özellikleri’yle anlatan bir Giriş Bölümü’ne Hâiz olan Sûre’nin ikinci Yarısı’ndan sonra peşpeşe 3 kez sorulan ve Üçü’nde de ‘Allâh’ Cewâbı’nın alındığı Aşrı’nı okuyoruz 18.Cüz’de.

Yaşadığımız Gezegen, içindekilerle birlikte Kim’e ait’tir? Üzerimizdeki Sonsuz Yükseklikler’in Sâhibi kim? Bütün bir Evren’e Hâkim olup işlemekte olan Yasa’nın Sâhib’i Kim? Herşeyi Koruyup-kollayan ama kendisi bundan Münezzeh olan bir Melekût Sâhibi’ni hangi Temiz Fıtrat Sâhibi yadsıyabilirki? İster Milâd’ın 600lü Yıllar’ında olsun, ister Bugün ve Sonra’sı bu Kozmik Egemenliğin Rabb’i Konusu’nda yaşanmıyor Çetin Tercih.. Mâliku’l-Mülk’e kendimizi, Hayâtımız’ı Temlük etmeyi de beraberinde getirmiyorsa yukardaki Sorular’a Evet diyenler’in Cewâb’ı, Fıtrat bir Tutarlılık içinde değil demekdir. Henüz aqledilinmemiş demektir. Öldükten, Toprak olduktan sonra Zâlimler’in diriltilmeyeceğimi, yaptıklarının yanlarına Kâr kalacağını sanan birinin Allâh İnancı’ndaki Allâh, nasıl Adl Sâhib’i, Rahmet Sâhib’i olabilir? Böylesine nasıl Mü’min denebilir? Böylesi bir Allâh İnancı’nın Sâhibi’ni İttiqa’ya yönelttiği görülmüş müdür?

Alıntı:

‘O, Sizi Yeryüzü’nde* varkılandır ve hepiniz yalnızca O'na doğru toplanacaksınız. O, yaşatan* ve öldürendir*. Gece* ile Gündüz’ün* İhtilâf’ı* da O'ndandır. Yine de aql’etmeyecek* misiniz? / Hayır, Onlar, Geçmiştekiler’in* söylediklerinin benzerini söylediler. Dediler ki: "Öldüğümüz*, bir Toprak* ve bir Kemik* olduğumuz zaman, gerçekten Biz mi diriltilecek* mişiz?" /"Andolsun, bu, Bize de Biz’den önceki Atalarımız’a* da waadolunmuştu. Bu, Geçmişlerin Masalları’ndan* başka bir Şey değildir. "

/De ki: "Eğer gerçeği biliyorsanız Yeryüzü* ve onun içinde olanlar kimin’dir?" "Allâh'ındır" diyecekler.

/De ki:" Yine de Öğüt almayacak mısınız?"

/De ki: "Yedi Gök’ün* Rabb'i ve Büyük Arş'ın* Rabb'i kim’dir?" "Allâh'dır" diyecekler.

/De ki: "Yine de yalnıştan sakınmayacak mısınız?

^/De ki: "Eğer biliyorsanız söyleyin, Herşeyin Melekût’u* kimin Eli’ndedir? Ki O, koruyanken kendisi korunmuyor? "Allâh'ındır" diyecekler.

/De ki:"Öyleyse nasıl oluyor da Siz böyle büyüleniyorsunuz?* /"Hayır, Biz Onlar’a Haqq’ı* getirdik, ancak Onlar gerçekten Yalancı’dırlar*. /Allâh, asla Çocuk* edinmemiştir ve O'nunla birlikte Hiçbir İlâh* yok’tur, eğer olsaydı, her bir İlâh elbette kendi Yarattığını önceler ve bir kısmına karşı Üstünlük* sağlardı. /Allâh, Onlar’ın nitelendiregeldiklerinden Yüce'dir*. Gayb’ı* da, Müşâhade* edilen’i de Bilen'dir*, Onlar’ın Ortak koştuklarından Yüce'dir.

/De ki: "Rabb'im, eğer Onlar’a waadolunan’ı elbette Bana göstereceksin,’ (el-Mü’minûn/079-093)

TERTİL IV

TERTİL XII