XXV.Cüz

2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010

2011

30 Kasım 2002/25.Cüz'den

44.Sûre’nin Sözü’nü ettiği "Duhân"ın içinde miyiz, ‘Te'wil’i gelmemişler’ arasında mı Duhân.? İki Yorum’u da birbirine Çelişik bulmaksızın aynı anda qabul’e yakın duruyorum.

İnsanlar’ı kuşatan bir Duman... ’Kutsal’ı ‘Mecnûn’ Parantezi’ne alarak Dünyâları’ndan uzaklaştıran bir Generasyon’u saran bir ‘Duman’. ‘Duman’ dağıldığında ‘Nerde kalmıştık’tık Yolcuları’nın ‘kaçamayacakları Gün’ gelmektedir oysa.. Bugün sanki Zikrâ’dan Kaçış Mümkün’müş gibi. ‘İnnâ Mü’minûn’ gerçek bir Beyân, Sorun ona Kalıcılık veremeyişlerinde. Fırdöndülük’te. Rasûlun Mübîn , Rasûl-i Kerîm’dir elbet. Ekrem Rabb’in bilmediğini kendisine bildirdiği Muallemun.. Bile bile Mecnûn Söylemi’nde dönmek ancak Âidûn’un Tıynet’i, Awdedî Tıynet’i.

Alıntı:

‘Öyleyse sen Göğün* açıkca bir Duman* getireceği Gün’ü* gözle. / İnsanlar’ı sarıp kuşatıverir. İşte bu Acıklı bir Azâb’tır*. / "Rabb'imiz Azâb’ı üstümüzden gider, çünkü biz inanacağız*" / Onlar için öğütle düşünmek gerekmez mi. Onlara Mübîn* bir Elçi* gelmişti./ Sonra ondan yüzçevirdiler* ve dediler ki: " Bu Adam kendisine Öğretilmiş* bir Mecnûn’dur*." /Biz sizden bu Azâb’ı* biraz gidereceğiz, ama dönecek olanlarsınız siz. /Büyük bir Şiddetle* yakalayacağımız Gün, elbette Biz İntiqam* alacağız.’ (ed-Duhân/010-016)

TERTİL X

TERTİL XI