Ramazan
Okumalar’ı
2001-2011
2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010
12 Eylül 2007/01.Cüz'den
Eylül’ün şu
Sıkıntı Basan ‘Yurd’da Fesât, Cihân’da
Fesâd’ Yıldönümleri’nde bir Sonbahar Yağmur’u gibi geldi Şehr-u Ramazan. Roma ile Sasani’nin
kapıştığı, İsrâil Oğulları’nın Yeryüzü’nde Zillet içinde dolaştıkları bir Dönem’de Rasûl-i Ekrem’in
Yeni Yurdu’nu kuruyordu Baqara Âyetler’i..
Henüz Medine’nin Ekalliyet’i
idiler, Ensâr’ı oluşturan Ews ve Hazrec’i ile Muhâcirûn’u
oluşturan Qureyş’e nasıl bir
İnsân Topluluğu ile ‘Bir Ümmet’
oluşturmaya çalıştıkları hatırlatıldı. ‘Uyarılıp uyarılmaması artık bir Mânâ İfâde
etmeyecek Nokta’ya gelen Müşrikûn’u Mekke’de
bırakmışlardı. Şimdi Rafine Şirk’in
Komplolar’ı ile tanışmaktaydılar. Fesâd’ın
İşçiler’i Yeni Durum’a Adapte olmanın Formülü’nü bulmuştu.
‘Yalnız Allâh’ı İlâh edinmek’ ve Diriliş Günü’nü Qabul’le ona Ayar’lı bir
Hayât yaşamak gibi ‘Sefih’(!) bir
İnanç olmayacaktı bu.. Ama Zâhir ile Zewâhir kurtarılacaktı. ‘Muslih olmak’ İddialar’ı Yeni
Gömlekleri’ydi. Çok Karlı bir Ticâret içinde olduklarından Emîn’diler.
Aşağıdaki Âyetler bu Müstehzi Edâ’yla İstihzâ etmektedir.
Şeytân’ı görmek
isteyenler, kaçırılır Fırsat değil bu, o
aramız’da ta İçimiz’de.. Nasıl bir Poz
verdiğine bakın.
‘Bir Ankara
Hatıra’sı’ Enstantanesi’nin altına Not düşmüşler: ’Türkiye İslamcılar’ı,
Ülke’ye Şeriat getirecek kadar Aqılsız değiller’dir.’ Duvarı’nda ‘Hakimiyet Haqq’ındır’ yazan Meclis’in
Tâtil’de olduğu bir ‘Sultan Ay’da Mim
Demokratlarımız 2.Cumhuriyet’e
Hicret ediyorlar, ‘Türkiye Wesiqası’nı hazırlıyorlar.
Alıntı:
‘Öyledir,
Küfredenleri* uyarsan* da uyarmasan da Onlar
için birdir; inanmazlar. /Allah, onların Gözleri’ni ve Kulakları’nı damgaladı*;
Gözleri’nin üzerinde de Perdeler* vardır. Ve Onlaradır Büyük Azab. /İnsanlar’dan
öyleleri vardır ki: "Biz Allâh'a ve Âhirgün'e* inandık" derler. Oysa Onlar inanmış
değiller. /Güya Allâh'ı ve ve İnananlar’ı aldatırlar. Oysa Onlar, yalnızca
kendilerini aldatmaktadırlar da bunun Şuuru’nda* da
değillerdir. /Qalpleri’nde Hastalık* vardır. Allâh da Hastalıkları’nı arttırdı.
Yalanladıklarından dolayı, Onlar için Elîm bir Azâb var. /Onlar’a: "Arz’da Fesâd çıkarmayın* " denildiğinde: "Biz Islah Ediciler’iz*" derler.
Dikkat, asıl Fesâdcılar Onlar’dır, ama Şuuru’nda değiller. /Ve yine Onlar’a:
"İnsanlar’ın inandığı gibi Siz de inanın"
denildiğin de: "Sefihler’in*
inandığı gibi mi inanalım " derler. /Dikkat, gerçekte Sefih* olanlar
Onlar’dır. Ama bilmezler. /İnananlar’la karşılaştıkları zaman: "inandık" derler, Şeytânlar’ı *ile başbaşa kaldıklarında
ise derler ki "Elbette Biz Sizinle beraberiz. Biz yalnızca Mü’minler’le
Alay ediciler’iz. /"Allâh da Onlar’la İstihza eder *ve
Taşkınlıklar’ı içinde dolaşmalarına bir Süre verir. İşte bunlar Hidâyet’e
Karşılık Dalâlet’i* satın almışlardır. Fakat bu Ticâretler’i *bir Yarar
sağlamamış, Hidâyet üzerede de olamamışlardır. (el-Baqara
/006-015)
Muqâbeleler:
(M.Özenoğlu/1 Ramazan 1430: Münâfıqlar’ın kim olduğu bu Âyetler’de açık bir şekilde dile getirilmiştir. 1430 Yıl’dır aynı Tipler türemekte, hatta ilk İnsan’dan beri böylelerinin Varlığı içimizde. Kör, Sağır, Dilsiz oldukları Gerçeği’ni Rabbimiz bildirmektedir. Tüm Beyyineler’e rağmen böyle davranmaları, nitelendirmenin ne kadar Gerçekçi olduğunu göstermektedir. Rabbim böylelerinin Şerri’nden Muhafaza eylesin…)