2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007
2008 2009 2010
26 Ekim 2004/12.Cüz'den
Nûh,
Hûd, Sâlih, Şuayb, İbrâhim Lût, Mûsâ, Hûd Sûre’si Bünye’sinde Hikâye’si anlatılan Bu
Doğru Haberler’le Hz.Rasûl’un Qalb’i
Taqwiye edilmek istenmişti, Hz.Rasûl’ün
ve onun Dâwası’nda Fenâ bulmak isteyen Tüm Risâlet Yolcuları’nın.. Gerçeğin, Zikr’in İnzâr’ın ta
kendisi… İlâhî Hikmet anlatılan bu
Haberler’in ardından soruyor: ‘Bunlardan çıkacak Sonuç, Satırlar arasında
beklediğiniz Cewab’ı buldunuz mu?’
Arz
Fesâd’a verilirken,
Görev’i onu önlemek olması gerekenlerin çoğunun Refâh’ın Peşi’ne düşmeleri ne Hazin bir Tablo.. Zalim’diler, Mücrim’diler. Arz’ın Islâhı’na kitlenen bir Wasat Ümmet Sahne’de oldukça Allâh’ın Genel bir Helakı’nı
gelmezdi. Muslih bir Tek Ümmet’i var’etmeye adanmış bir Hayât, elbet Her
Türlü Taqdir’in üstündedir. Ama Küresel
Refâh Umudu’yla Ev’den kaçan Evsizlerimiz? Artık Ehl-i Beyt’ten
sayamayacaklarımız.. Sûre-i Hûd
bunları fısıldıyor Kulaklarımız’a. Herkes Mayası’nda olanı yapacaktır. Fesâd’a
Su taşıyanlar için vardır Cehennem.
Var olmaya Dewâm edecek Ecinnîler’e..
Gökler’in Yer’in Gaybı’na Muttali
olan’ın biz’den beklediği İlâm şu: ’’Yapacağımızı yapın, biz de yapacağız. Fesâd’ın küreselleşmesini bekleyin, biz
de bekliyoruz Tenwir’in Âlemler’i
kuşatmasını..’ Sûre’nin Ewweli’nde
anlatıldığı üzre, Sa’yımız nasıl şekillenecek, neye Tâlip olacağız, olmayacağız
hepsi ortaya çıkacak. Emr’olundukları gibi İstiqâmet tutmak isteyenlerin Yol’u
belli. Sırâta’l-Mustaqîm. O’na Kulluk
ve , ona Tewekkül Yol’u.. Islâh’a sırt çevirip Refâh’a koşuşanlara son bir kez
sesleniyor Hûd’un Ad’ını verdiğimiz Sûre: ‘Rabb’in yapmakta olduklarınızdan
Habersiz değildir.’ Sırtı’nı çatırdatan bir Ders’le çıkmak için bu
Beyânlar’dan, Omurga’sı olması lâzım İnsan’ın..
Alıntı:
"Sizden önceki Kuşaklar’dan* Arz’da* Fesâd’ı* önleyecek Fazilet
Sâhibler’i* bulunmalı değil miydi? Onlar’dan kurtardığımız* pek azdır.
/Zulmedenler* ise, içinde bulundukları Refah’ın* Peşi’ne düştüler. Onlar
Mücrimler’di*. / Halq’ı, Islâh eden* kimseler iken, senin Rabb'in o Ülkeler’i
Helak* edecek değildi. /Eğer Rabb'in dileseydi, İnsanlar’ı elbette Tek bir
Ümmet* kılardı. Oysa Onlar Anlaşmazlığı* sürdürmektedirler. Rabb'inin Rahmet*
ettikleri dışında. Onlar’ı bunun için yarattı*. Böylece Rabb'inin Söz’ü*
tamamlandı*. /"Andolsun Cehennem’i* Cinler’den* ve İnsanlar’dan*,
Onlar’ın Tümü’nden dolduracağım. /"Sana Elçiler’in* Haberleri’nden
Qalbi’ni* kendisiyle sağlamlaştıracak* Doğru Haberler* aktarıyoruz*. Bunda da
Sana Haqq* ve Mü'minler’e* bir Öğüt*
gelmiştir. İmân etmeyenler’e de ki: "Yapabileceğinizi yapın, kuşkusuz Biz de yapacağız. /Ve gözleyip
durun, gerçekten Biz de gözleyip
durmaktayız*." /Gökler’in* ve Yer’in* Gayb’ı* Allâh'ındır. Bütün İşler*
O'na döndürülür. Öyleyse O'na Kulluk* edin ve O'na Tewekkül* edin. Senin
Rabb'in yapmakta olduklarınızdan Habersiz değildir.’ (Hûd /116-123)