XXIV.Cüz

2001 2002 2003 2004 2005 2006 2007 2008 2009 2010

2011

27 Ekim 2005/24.Cüz'den

İlk HâMîm Sûresi’nde Nuzul’un Sâhib’i, Azîzu’l-Alîm olarak hatırlatır bize kendini; 2.HâMîm Sûresi’nde Rahmânu’r-Rahîm’dir. Daha Mushaf’ın İlk Sûresi’nde HaMd’ı izleyen 2.Âyet’te Müşerref olmuştuk Rahmânu’r-Rahîm Âyet-i Celilesi’yle. Qur’ânen A’rabiyyen Vurgu’su 4..HâMîm Sûresi’nde de Sûre-i Zuhruf’ta da Dewâm edecektir Müteakip Cüz’de.

Bu, Diller’den bir Bildik Dil’e, daha Derun’da ise Fıtrat Dili’yle Nuzul’a bir Atıf’tır, bir de Tafsil edilmişse Âyetler? Artık Her Türlü Bahâne Müşriğin Elleri’nden alınmış demektir. Bu Bahanesizlik onların Ağzı’ndan bir İtiraf’a dönüştürülürken, Elfâz’ın Tedâileri’yle kâh Sûre-i Baqara’ya kanatlanırız, kâh Qalb-i Qur’ân’a. Kâfirûn Sûresi’nin Son Âyetlerî’nde ki Beyân, bu kez ‘kendisine wahyedilen Beşer’e Tewcih edilir: ’Herkes kendi Yolu’na… Elçi’nin aralarındaki Nizâh’ı tek Cümle’ye indirgeyen Mücmel Beyân’ı: ‘İlâhımız bir Tek İlâh’tır. Bütün Mesele bu.’ Qalpleri’ni Gılıflar’a sarıp sarmalayanlar’ı suçlayan Mücmel Beyân; İnanç’ta ‘Âhiret’in Tekzibi’yle, Amel’de Zekât’tan kaçınmakla İfâde olunuyor. Fussilet, daha Tafsilât’a geçmeden Kelâm’a Rahmânu’r-Rahîm Esmâ’sı ile girince, haliyle Beşâret de Nezr’i önceliyor Âyet Dizimi’nde. O’na yönelip, ondan Mağfiret dileme yerine, yüzçevirmeyi Tercih edenler, neyi Tercih ettiklerini bilen bir Qawim olsaydılar, bunu yapabilirler miydi? Beşâret Ma’lum: İnanmak ve Sâlih Çalışmalar’la donanmak.. Bu, ‘siz de çalışıyorsunuz, biz de’ indirgemeciliğiyle eşitlenebilecek bir Şey midir? Sonu Kesintisiz Ecir olan, olmayanla bir olur mu? Bu Soru’yu duymamak için Eller’i Kulakları’na varır Müşriğin.

Alıntı:

‘HâMîm./ Bu Rahmân* ve Rahîm'den bir Tenzil’dir*. /Bilen bir Qawim* için Âyetler’i Fasıllar* halinde açıklmanmış Arapça* Qur’ân* olan bir Kitap'tır*. Bir Müjdeci* ve bir Uyarıcı* olarak. Ama Onlar’ın Çoğu yüz çevirdiler*. Artık Onlar dinlemezler*. /Ve dediler ki: "Bizi kendisine çağırdağın* Şey’e karşı Qalblerimiz* Örtülü’dür. Kulaklarımız’a* bir Ağırlık*, Bizim’le Sen’in aranda da bir Perde* var’dır. Artık Sen çalış*, Biz de gerçekten çalışıyoruz." /De ki: "Ben, ancak Sizin benzeriniz olan bir Beşer’im*. Bana yalnızca, Sizin İlâhınız’ın* bir tek* İlâh olduğu wahyolunuyor. Öyleyse O'na yönelin* ve O'ndan Mağfiret* dileyin. Way haline o Müşrikler’in*." /"Ki Onlar Zekât’ı vermeyenler ve Âhiret'i* inkar edenler’dir." /"Gerçek şu ki İnanan* ve Salih Çalışmalar’da* bulunanlara Kesintisiz bir Ecir* var’dır." (el-Fussilet/001-008)

TERTİL IX

TERTİL X