Mekkî
Wahy
610-622
090.030/er-RUM
Esirgeyen
Bağışlayan Allah'ın adıyla
I İki İhbar: 1-10
030.01- Eilf Lam Mim
030.02- Romalılar
yenildi.
030.03- Yakın bir Yer’de. Ama Onlar, Yenilgileri’nden
sonra yeneceklerdir.
030.04- Birkaç Yıl içinde. Bundan önce de, bundan
sonra da Emir Allah'ındır. Ve o Gün Mü'minler sevineceklerdir.
030.05- Allah'ın Yardımı’yla. O, dilediğine Yardım
eder. O, Aziz'dir, Rahim'dir.
030.06- Allah'ın Waadi. Allah Waadi’nden geri
dönmez. Ancak İnsanlar’ın çoğu bilmezler.
030.07- Onlar, Dünya Hayatı’ndan dışta olan’ı
bilirler. Ahiret'ten ise Gafil olanlar’dır.
030.08- Kendi Nefisler’i Konusunda düşünmüyorlar
mı? Allah, Gökler’i, Yer’i ve bu ikisi arasında olanları ancak Haqq ile ve
belirlenmiş bir Süre/Ecel olarak yaratmıştır. Gerçekten, İnsanlar’dan çoğu
Rabb'lerine Kavuşma’yı inkar etmektedirler.
030.09- Yeryüzü’nde gezip dolaşmıyorlar mı?
Böylece kendilerinden öncekiler’in nasıl bir Son’a uğradıklarını görsünler.
Onlar, Güç bakımından kendilerinden daha Üstün idiler, Toprağı Alt
üst etmişler ve O’nu, kendilerinin imar ettiğinden daha Çok imar etmişlerdi.
Elçiler’i de Onlar’a zulmetmiyordu, ancak Onlar kendilerine zulmediyorlardı.
030.10- Sonra Kötülük yapanlar’ın uğradıkları Son,
Allah'ın Ayetleri’ni Yalan saymaları ve Onlar’ı Alay konusu edinmeleri
dolayısıyla çok Kötü oldu.
II İki
Fırqa: 11-19
030.11- Allah, Yaratma’yı başlatır, sonra O’nu
iade eder/tekrar eder, sonra da Siz O'na döndürülürsünüz.
030.12- Saat'in kopacağı Gün Suçlular Umutsuzca
yıkılırlar.
030.13- Ortakları’ndan kendilerine Şefaatcı olan
yok’tur, Onlar, Ortakları’nı da inkar etmektedirler.
030.14- Saat’in kopacağı Gün ayrılırlar.
030.15- Böylece İnanan ve Salih Eylemler’de
bulunanlar, artık Onlar bir Rawde'de ağırlanırlar.
030.16- Ancak küfredip Ayetlerimiz’i ve Ahiret'e
Kavuşma’yı yalanlayanlar ise, artık Onlar da Azab için Hazır bulundurulurlar.
030.17- Öyleyse Akşam’a girdiğiniz Waqit de,
Sabah’a erdiğiniz Wak-qit de Allah'ı tesbih edin.
030.18- Hamd O'nadır. Gökler’de de, Yer’de de,
Gün’ün Sonu’nda da ve Öğle’ye erdiğinizde de.
030.19- O Ölü’den Diri’yi çıkarır ve Diri’den de
Ölü’yü çıkarır, Ölüm’ünden sonra da Yer’i diriltir. İşte Siz de böyle
çıkarılacaksınız.
III İlâhî Qudret’in İşaretleri: 20-27
030.20- Sizi Toprak’tan yaratmış bulunması, O'nun
Ayetleri’ndendir. Sonra Siz yayılmakta olan bir Beşer oldunuz.
030.21- O’nda Sukun bulmanız için Size kendi
Nefisleriniz’den Eşler yaratması ve aranızda Sevgi kılması da O'nun Ayetleri’ndendir.
Elbette bunda, düşünebilecek bir Qawm için gerçekten Ayetler var’dır.
030.22- Gökler’in ve Yer’in yaratılması ile Dilleriniz’in
ve Renkleriniz’in ayrı olması da, O'nun Ayetleri’ndendir. Elbette bunda,
Alimler için gerçekten Ayetler var’dır.
030.23- Geceleyin de, Gündüzün uyumanız ile O'nun
Fadlı’ndan aramanız, O'nun Ayetleri’ndendir. Elbette işitebilmekte olan bir
Qawim için gerçekten Ayetler var’dır.
030.24- Size bir Korku ve Umut olarak Şimşeği göstermesi
ile Gök’ten Su indirmek suretiyle Ölümü’nden sonra Yer’i O’nunla diriltmesi de,
O'nun Ayetlerindendir. Elbette bunda aqleden bir Qawim için gerçekten Ayetler
var’dır.
030.25- Göğün ve Yer’in O'nun Emri’yle durması da,
O'nun Ayetleri’ndendir. sonra Sizi Yer’den bir Çağırma ile çağırdığı zaman
hemencecik Siz çıkarılmışsınızdır.
030.26- Gökler’de ve Yer’de bulunanlar O'nundur.
Hepsi O'na Gönülden Boyun eğmiştir.
030.27- Yaratma’yı başlatan, sonra O’nu iade
edecek olan O'dur. Bu, O'na göre pek Kolay’dır. Gökler’de ve Yer’de en Yüce
Misal O'nundur. O, Aziz'dir, Hakim'dir.
IV İnsan’ın Fıtrî Dini: 28-40
030.28- İşte Biz aqleden bir Qawim için Ayetler’i
böyle açıklıyoruz.
030.29- Hayır, zulmetmekte olanlar, Hiçbir Bilgi’ye
dayanmaksızın kendi Hewaları’na uymuşlardır. Allah'ın saptırdığını kim
Hidayet’e erdirebilir? Onlar’ın hiçbir Yardımcılar’ı yok’tur.
030.30- Öyleyse Sen Yüzü’nü Allahı birleyen/Hanif olarak
Din’e, Allah'ın o Fıtratı’na çevir, ki İnsanlar’ı bunun üzerine yaratmıştır.
Allah'ın Yaratışı için hiçbir Değiştirme
yoktur. İşte Dimdik Ayakta duran Din budur. Ancak İnsanlar’ın çoğu bilmezler.
030.31- Gönülden katıksız Bağlılar olarak, O'na
yönelin ve O'ndan sakının, dosdoğru Salat’ı İqâme edin ve Müşrikler’den
olmayın.
030.32- Kendi Dinleri’ni Fırqalar’a ayıran ve
kendilerini de Parça parça olmuşlardır, ki her Bölük kendi Eli’ndekiyle övünüp
Sevinç duymaktadır
030.33- İnsanlar’a bir Zarar dokunduğu zaman,
gönülden katıksız Bağlılar olarak, Rabb'lerine dua ederler, sonra kendinden
Onlar’a bir Rahmet taddırınca hemencecik Onlar’dan bir Bölük Rabb'lerine şirk
koşarlar.
030.34- Kendilerine verdiklerimize Nankörlük
etsinler diye. Öyleyse metalanın artık Yakında bileceksiniz.
030.35- Yoksa Biz, Onlar’a İspatlı bir Delil
indirdik de, o mu O'na ortak koşmalarını söylüyor?
030.36- Biz İnsanlar’a bir Rahmet taddırdığımız
zaman, O’nunla sevinirler, kendi Elleri’nin taqdim ettiği dolayısıyla Onlar’a
bir Kötülük isâbet ettiğinde de, hemen Umutsuzluğa kapılıverirler.
030.37- Onlar, görmüyorlar mı ki, Allah,
dilediğine Rızq’ı yayıp genişletir ve kısar da. Elbette bunda, inanmakta olan
bir Qawim için gerçekten Ayetler var’dır.
030.38- Öyleyse Yakınlar’a Haqqı’nı ver, Yoksul’a
da, Yolcu’ya da. Allah'ın Yüzü’nü istemekte olanlar için bu daha Hayırlı’dır ve
Felah’a erenler de Onlar’dır.
030.39- İnsanlar’ın Malları’nda artsın diye
vermekte olduğunuz Riba Allah katında artmaz. Ama Allah'ın Yüzü’nü isteyerek
vermekte olduğunuz Zekat ise kat kat arttıranlar Onlar’dır.
V Inkılap:
41-53
030.40- Allah, Sizi yarattı, sonra Size Rızıq
verdi, sonra da Sizi öldürmekte, daha sonra da Sizi diriltlmektedir. Ortaklarınız’dan
bunlardan herhangi birini yapacak var mı? O, Şirk koşmakta olduklarından
Münezzeh ve Yüce'dir.
030.41- İnsanlar’ın kendi Elleri’nin kazandığı
dolayısıyla, Kara’da ve Deniz’de Fesad ortaya çıktı. Umulur ki, dönerler diye
Onlar’a yapmakta olduklarının bir kısmını kendilerine taddırmaktadır.
030.42- De ki: "Yeryüzü’nde gezip dolaşın,
böylece daha Öncekiler’in nasıl bir Son’a uğradıklarını görün. Onlar’ın çoğu
Müşrik olanlar’dı."
030.43- Öyleyse Sen, Allah'tan geri çevrilmesi
mümkün olmayan Gün gelmeden önce, Yüzünü Dimdik ayakta duran Din’e çevir. O Gün
Onlar Parça parça bölüneceklerdir.
030.44- Kim küfrederse, artık O’nun Küfr’ü kendi
aleyhinedir, kim de Salih bir Eylem’de bulunursa, artık Onlar da kendi Lehleri’ne
olarak döşeyip hazırlamaktadırlar.
030.45- Kendi Fadlı’ndan olarak İnanan ve Salih
Ameller’de bulunanları ödüllendirmesi içindir. Elbette O, Kafirler’i sevmez.
030.46- Size kendi Rahmeti’nden taddırması, Emri’yle
Gemiler’i yürütmesi ve O'nun Fadlı’ndan aramanız ile umulur ki şükretmeniz
için, Rüzgarlar’ı Müjdeciler olarak göndermesi O'nun Ayetleri’ndendir.
030.47- Andolsun, Biz Sen’den önce kendi Qawimleri’ne
Elçiler gönderdik de Onlar’a Apaçık Belgeler getirdiler, böylece Biz de
Mücrimler’den intikam aldık. İnananlar’a Yardım etmek ise, Bizim üzerimize bir
Haqq’tır.
030.48- Allah, Rüzgarlar’ı gönderir, böylece
bir Bulut kaldırır da O’nu nasıl dilerse
Gök’te yayıp dağıtır ve O’nu parça parça kılar, nihayet O’nun arasından
Yağmur’un akıp çıktığını görürsün. Sonunda kendi Kulları’ndan dilediğine
verince, hemen sevince kapılıverirler.
030.49- Oysa Onlar, bundan önce üzerlerine
inmesinden Ewwel Umutları’nı kesmemişlerdi.
030.50- Şimdi Allah'ın Rahmeti’nin Eserleri’ne
bak, Ölümü’nden sonra Yeryüzü’nü nasıl diriltmektedir? Elbette O, Ölüler’i de
gerçekten diriltecektir. O, Herşey’e Güçyetiren'dir.
030.51- Andolsun, Biz bir Rüzgar göndersek de O’nu
sararmış görseler, kesinlikle O’nun ardından Nankörlük ederler.
030.52- Şimdi Sen, Ölüler’e duyuramazsın ve
arkalarını dönüp giden Sağırlar’a da Çağrı’yı duyuramazsın.
030.53- Ve Sen kendi Sapıklıklar’ı içinde Kör
olanlar’ı da Doğru’ya iletici değilsin. Sen yalnızca Bizim Ayetlerimiz’e
inanmakta olanlara duyurabilirsin ki Onlar Müslümanlar’dır.
VI Muhalefet’in Mağlubiyeti :54-60
030.54- Allah, Sizi bir Zaaf’tan yarattı, sonra
Zaaf’ın ardından bir Quwwet kıldı, sonra da bu Quwwet’in ardından da bir Zaaf
ve Yaşlılık verdi. Dilediğini yaratmaktadır. O, Bilen'dir,
Güçyetiren'dir.
030.55- Saat'in İqâme Günü, Suçlular, Tek bir Saat’in dışında
yaşamadıklarına and içerler. İşte Onlar böyle çevriliyorlardı.
030.56- Kendilerine İlim ve İman verilenler ise,
dediler ki: "Andolsun, Siz Allah'ın Kitabı’nda Diriliş Günü'ne kadar
yaşadınız, işte bu da Diriliş Günü'dir. Ancak Siz bilmiyorsunuz."
030.57- Artık o Gün, Zulmetmekte olanlar’ın ne
Mazeretler’i bir Yarar sağlayacak ve ne de Hoşnutluk Dilekleri Kabul
edilecektir.
030.58- Andolsun, Biz bu Qur'an'da İnsanlar için
her Örneği gösterdik. Tartışmasız Sen Onlar’a bir Ayet’le geldiğin zaman, o
Küfredenler, mutlaka: "Siz ancak
Mubtil olanlar’dan başkası değilsiniz" derler.
030.59- İşte Allah, Bilmeyenler’in Qalbleri’ni
böyle damgalamaktadır.
030.60- Öyleyse Sen sabret, elbette Allah'ın
Waad’i Haqq’tır, Kesin Bilgi’yle inanmayanlar’dan da sakın Seni Telaşa kaptırıp
Hafifliğe sürüklemesinler.
Qur'anu'l Hakîm (Qur'ane'n A'rabiyyen)
|
|||
|
|||
|
|||
|
|||
|
|||
030 Rum |
|